Siz inanır mısınız bilemem ama bu kardeşiniz tesadüf diye bir şeyin olduğuna inanmıyorum. Her şey bir plan dahilindedir. Buna bizimkiler ‘tesadüf’ adını vermişler.
Amerika’nın Kudüs Büyükelçiliği’ni 14 Mayıs’ta açması sizce tesadüf mü? Bizce değildir.
Amerika Birleşik Devletleri tarihi bir yanlış yaparak Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımış ve Trump bunu kameralar önünde dünyaya haykırmıştı. BMGK’den de gereken cevabı alıp aşağı oturdu. Fakat Trump aynı anda Amerika’nın Tel-Aviv’deki büyükelçiğinin de Kudüs’e taşınacağını açıklamıştı.
Ve bugün 14 Mayıs… Yani Filistin topraklarında bundan 70 sene önce zulmün başladığı zaman. Nekbe, ‘Felaket Günü’ olarak adlandırdılar Filistinliler o günü. İsrail, Filistin topraklarını işgale başladığı zaman Yafa, Hayfa, Akka gibi şehirlerden yüzbinlerce Filistinli sürgüne gönderildi. O Filistinliler Batı Şeria, Gazze, Lübnan, Suriye ve Ürdün gibi yerlere gönderildi ve mülteci konumuna düşürüldüler.
İşte o Filistinliler evlerinin anahtarlarını hala yanlarında taşırlar. Kimbilir evleri yıkıldı mı? Yoksa başkaları mı geldi yerleşti? Belki de zaptedildi! Ama o insanların gönlünde her zaman bir umut vardı. ‘Bir gün evlerine geri döneceklerdi.’
6 milyon kadar Filistinli bu şekilde mülteci oldular. Bir o kadar da kendi topraklarında kalanlar var. Kalanların da durumları aslında mülteci olmaktan pek de farklı değil.
Gazze ve Batı Şeria’da 2 milyon kişi, kendi doğdukları, büyüdükleri topraklarda mülteci konumunda. İşte 70 senede nereden nereye getirildi Filistin.
Aslında Filistinliler evlerine dönüş haklarını elde ediyorlar ve bu hakları hala geçerli. Fakat İsrail ne zaman hukuk tanıdı ki? Çocukları ‘potansiyel terörist’ olarak görüp cezaevine atan kaç ülke var? Kadın, çocuk, yaşlı ayrımı yapmayıp insanlara kıyan kaç tane işgal ordusuna sahip ülke var?
1967 işgalinin 51. yıldönümünde de aşırı Siyonizm yanlıları gösteriler düzenledi. ABD ve İsrail bayraklarıyla gezip ırkçı sloganlarla Filistin’e saldırdılar.
İsrail hükümetine göre birçok ülke Kudüs’teki ABD Büyükelçiliği’nin açılışına katılacak. Avrupa’dan daveti kabul eden ülkelerin, Arnavutluk, Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Makedonya, Romanya, Sırbistan ve Ukrayna olduğu duyuruldu. Davete kesin olarak katılması beklenen 4 Avrupa ülkesinin ise Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Avusturya ve Romanya olduğu belirtildi. Yapılan açıklamada törene katılacak diğer ülke temsilcilerinin ise Angola, Kamerun, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Fildişi Sahili, Dominik Cumhuriyeti, El Salvador, Etiyopya, Gürcistan, Guatemala, Honduras, Kenya, Burma, Nijerya, Panama, Peru, Filipinler, Ruanda, Güney Sudan, Tayland, Vietnam, Paraguay, Tanzanya ve Zambiya’dan olduğu ifade edildi.
Ve Gazze ayağa kalkıyor. İşgalin başlangıcının 70. yıldönümünde Filistin halkı ‘Nekbe’yi dünyaya belki duyurabilmek için sokağa çıkıyor. Barış yürüyüşünde ise felaket devam etmekte. 50 Filistinli yaşamını yitirirken 8 bin kişi ise yaralı. İnsana acımazın daveti nasıl kabul edilebilir, orasını bilemiyorum.
Son olarak da şunu eklemek istiyorum. BMGK’de olsalardı Amerika’nın yanında olacaklarını ifade eden Kosova Cumhurbaşkanı Hashim Thaçi acaba bu davete gidecek mi? Günün ilerleyen saatlerini bekleyip görelim.