NİYET HALİS OLUNCA…

İnsan herhangi bir işe başlarken tertemiz niyetle başlar ve en güzel düşünce ve istekle yola çıkar. Hayatta gerçekleştirmek istediklerine iyi niyetle yaklaşır ve adımlarını atar. Niyetin halis olması işleri ve hayatı kolaylaştıran ve bereketlendiren bir durumdur aslında.

Niyet nedir?

Niyet, kalbin bir şeye karar vermesi, hangi işin ne için yapıldığının açıklıkla farkında olunması demektir. Hayatta niyetin halis olması çok önemlidir, yani saf, temiz ve samîmî olması.

Hiç şüphesiz ki hayat niyete göre şekillenir!

Her hareketinde niyetin önemli olduğu Şair Eşref’in sözlerinde de ifade edilmiştir: “Niyeti halis olunca kişinin, hayır olur akıbeti her işinin.”

İnsan iyi niyetli olduğunu, samimi yaklaşımı ve olumlu hal ve davranışlarıyla tasdik etmelidir. Niyetim halistir dese de, söylenen sözler, sergilenen davranışlar, yapılan hareketler, uygulanan işlerle kanıtlamalıdır. Makbul olmayan işlerin arkasında iyi niyete sığınmak anlamsızdır. Niyetimde “hiç bir kötülük veya ard niyet” yoktur sözü yapılanlarla ispat edilmelidir.

İngiliz filozofu Thomas More: “İnsanları birbirine kopmaz bağlarla sıkıca bağlayan, anlaşmalardan çok iyi niyet, sözlerden çok içtenlikli bir sevgidir.” diyor.


İnsanların birbirine yaklaşmasında iyi niyetin büyük önemi vardır!

İnsan unutmamalıdır ki hayata dair karar vermenin gücü niyet etmektir!

Amerikalı şair ve yazar Margaret Walker: “Arkadaşlık ve iyi niyet sizi paranın götüremeyeceği yerlere götürür!..”

İyi niyeti suistimal etmek isteyenler de olabilir, egosu yüksek insanlar kalbinizi ve iyi niyetinizi sömürebilir.

Mutasavvıf Şems-i Tebrîzî: “Sadece niyet edin ve yolunuza devam edin…Kader niyete aşıkır. Çektiğin zahmet bir gün rahmet olur…”.

Yeter ki insanın niyeti güzel olsun, bütün engeller yol olur!

Niyet halis, üslup bozuk olsa ya da üslup güzel niyet bozuk olsa karşıdaki insana tesir etmez. Tesir için her ikisinin de sağlam ve güzel olması gerekir. Bazen niyet halis olur, ama üslup iyi olmadığı için olumlu etkisi görülmez.

İnsan bir şeyi asla unutmamalıdır: Her ne olursan ol, gösterilen iyi niyetin nankörü olma!

Hz. Mevlâna: “Niyeti kötü olan insandan değil, niyetinin kötü olduğunu gizleyen insandan kork.”.

Bazen iyi niyetlerin suistimal edildiğine de insan şahit oluyor. Çoğu kez de: “Karşımdaki insana gösterdiğim iyi niyet benim insanlığımdı, onun bunu suistimal etmesi de kendi insanlığı. Benim kafam ve vicdanım rahat, herkes kendine yakışanı yaptı.” demekten alıkoyamıyor insan kendini.

Şu bir gerçek olmalıdır: “İyi niyet insan benliğini sararsa, iyi niyet işe de yansımalı.”.

İnsan ne kadar iyi niyetle davranıyor?
İyi niyetimize başkaları inanır mı?
Görünüş ve yaklaşımda iyi niyet…

Hz. Mevlâna: “İyi niyetli insanlar, yalana çabuk kanarlar. Ama bil ki, onun da bir koruyup kollayanı vardır.”.

Bu bir iyi niyet kuralıdır: “Her zaman her şeyi söylemek gerekmez, ama söylenen şey, insanın düşündüğü şey olmalıdır.”.

İyi niyetli olmak, ne başkasına ne de kendine yalan söylemektir!

Bazı insanların “hep iyi niyetten kaybediyorum” dediklerini her halde duyuyoruz, belki de biz de aynı sözü söylemiş olabiliriz. Ama kötü niyet üzerinden kazananların yüzü kızarmadan, utanmadan övünerek dolaştıklarına da şahit oluyor insan.

İyi niyet dışardan bakıldığında bazen saflık, hatta bazılarına gore enayilik olarak nitelendirilebilir.

Ama düşün!
İyi niyetten kim kaybedebilir ki?
Gerçekler mutlaka su yüzüne çıkar ve iyi niyetliler asla kaybetmez!
İyi niyet daha nice iyi niyetleri doğurur ve hazzı, keyfi eşsizdir. İyi niyetli olmaktan çekinme, asla kaybetmez, kazanan sen olursun!

Alman filozofu İmmanuel Kant: “Ahlaki eylemlerde esas olan niyet, iyi niyettir.” demiştir.

İyi niyet herhalde bir kişilik yapısıdır. Bazen gösteriş olarak bazen de gözleri boyamak için kullanılır.

Bazı kişilerin farklı niyetlerle görünüşte yaptıkları güzel işler veya olumlu yaklaşımlara insanlar aldanabilir. Hiç şüphesiz ki insan yapacağı işi kendisi menfaat temin ederken başkalarının haklarını da çiğnemez.

İnsan, hayatında farklı durumlarla karşı karşıya kalabilir. Hem endişe hem de umut arasında bulunabilir. Dinamik olaylar arasında iyimserlik ve kötümserlik durumlar içerisinde karar verme ikilemi yaşayabilir. Farklı insani yaklaşımlar arasında sıkışan insan nelerin iyi niyetli nelerin ise kötü niyetli olduğuna karar vermekte zorlanmış olabilir. Çoğu kez “niyet okuma” yoluna da baş vurmak mecburiyetinde kalabilir.

Halis niyetler herhangi bir yaklaşımda, yapılması istenen işte, planlanan yolculukta, atılan adımda, yapılan yardımda, verilen nasihatta, olumlu sonuçlar doğurur.

Niyet, kalbe istikameti çizer!

Hz. Ali: “Niyeti kötü olanın attığı ok kendine döner.”.

İnsan, iyi niyetinin iyi sonuç vermesini ister, fakat her zaman öyle olmuyor. Karşıdakinin seni nasıl algılayacağı da önemlidir. Yeter ki niyetin samimi olsun, gerisi…

Ey insan! Şunu bil ki, mutluluğun yolu iyi niyetten geçer!

Unutulmamalı ki niyetle pratikte yapılacak uyugulamalar çelişmemelidir. Halis niyetle, amaca doğru izlenecek yolun da halis olması gerek.

Güzel ve samimi niyet hayata dair verilen gerçek bir karardır veya hayat ile yapılan bir sözleşmedir. İyi niyet iyiliğe davet eder, güzelliklere ulaştırır, hayırlı ve yararlı işlerin yolunu açar.

Brezilyalı yazar Paulo Coelho, yayı hayata, oku niyete ve hedefi de amaca benzetiyor: “Yay hayattır: Bütün enerji ondan gelir. Ok bir gün mutlaka terk edecektir. Hedef ise uzaklardadır. Ama hayat her zaman sizin yanınızda kalır, bu yüzden ona nasıl iyi bakacağınızı bilmeniz gerekir.”.

Niyet de akibet de hayır olsun!
Niyetin hayr olsun, amelin salih olsun, akibetin hayrolsun!..