En zor şey kendinle yüzleşmek değil midir?
Kendini hep masum göstermek…
İnsan, kendini en kolay kandırıyor hatta inandırıyor…
Her şeyin suçunu başkasına atmak en kolay yolu seçmektir. İşin en kolay tarafı kendini savunmak ve haklı olduğuna inanmak için kendinle yüzleşmekten kaçmaktır.
Bazen insanın içinden bir ses “kendinle yüzleş ve rahatla” dese de yine insan yüzleşmekten korkuyor, daha doğrusu kendi gerçekleriyle karşı karşıya gelmekten çekiniyor. Cesaret bulamıyor…
Yüzleşmekten kimsenin haberi olmayacağını bildiği halde yine de kendi kendinden kaçıyor… Kendi gerçeğini görmekten baş çeviriyor…
Kendinle yüzleşmeyi bir fırsat olarak kabul etmelidir insan…
Hiç kendinize kendinizi itiraf edebildiniz mi?
Evet, kendinle yüzleşmek, yanlışlarınla, eksilerinle, hatalarınla, kusurlarınla, başarısızlığınla, acemiliğinle yüzleşmek kolay ve basit bir durum olmadığını kabul etmek gerekir. Beklenmeyen sarsıntılar, acılar hisettirir, ama insanı özgürleştirir, gerçekleri görmek ve kabul etmekle, bir değişime yol açar. Her şey hayatta bir deneyimdir.
Yüzleşmekte karşılaştığın her şey senindir, asla kendini suçlama ve incitme…
İnsan kendi gerçeğiyle yüzleşmeye hazır mıdır?
İnsan çoğu kez yüzleşmek yerine bahaneler bulmak, yok saymak, reddetmek, görmezden gelmek gibi şeylere baş vurmaktadır.
Hayatın akışı, meşguliyeti, telaşı insana kendisiyle yüzleşmeye engel olabilmiştir yıllarca. Geçen geçmiş, olan olmuş, ama şimdi o an gelmiş olabilir. Kendinizi karşınıza alın ve gözlerinizin içine bakın. Ruhunun verdiği basınçtan kurtulman için konuş kendinle… Derinden nefes al ve dök içini… İşit kendini… Hafiflet ruhunu… Gör göremediklerini, kabul et inkâr ettiklerini, rıza göster reddettiklerini… Sahip çık karşı çıktıklarını…
Türk şair Necip Fazıl Kısakürek: “İki çeşit insan vardır: Zaman geçtikçe hatalarıyla yüzleşen, zaman geçtikçe yüzsüzleşen.”
Kendini olduğun gibi kabul et. Kendin ol!
Her şeyinle sen ol!
Hayat, acısıyla tatlısıyla, yanlışıyla doğrusuyla senin hayatın…
Sen, seni sevdiğin sürece huzurlu olacaksın hayatta…
Gerçeklerden kaçmak hiçbir zaman çözüm değildir…
Hayatta en zor şey kendinle yüzleşmek…
İnsan her zaman kendini masum göstermek ister, hata ve kusurları hep başkasına yüklemeye çalışır…
İnsan, her yaptığına kendini haklı göstermek için ilk önce kendini kandırıyor, ondan sonra da yaptıklarının haklılığına, doğruluğuna inandırıyor kendini…
İrlandalı şair ve yazar Oscar Wilde: “İnsanın kendisiyle yüzleşmeye yüzü yoksa, başkalarının hatalarıyla oynar durur…”
Hayat su gibi akıp gidiyor, sen de yaşlandın ama onu bunu suçlamaktan kurtulamadın. Hatta en yakınlarını bile bazı sebeplerden dolayı suçlamaktan hala vazgeçmedin. Sanki sen hata yapmamışsın… Hep seni doğru çıkaracak sebeplere sarıldın…
Hep bahaneler arayarak başkalarını suçlamakla kendini affettirmeye çalışıyorsun… Kabul et kendi hatalarını, yanlışlarını… Gençliğini, acemiliğini…
Bazı defalar kıskançlığın doğru düşünmeyi engellerken, nefretin gerçeği görmene mani olurken, kinin ve intikamın hakikatı duymaya kulaklarını kaparken, hep başkasının yaptıklarını, kararlarını suçlamaktan vazgeç. Vazgeç ki vicdanın rahata kavuşsun…
Kendi hata ve yanlışlarını örtmek için başkalarına yüklenmekten vazgeç…
Kendin olmak için kendinle yüzleş!
Konuş kendinle hiç çekinmeden…
İnsanlar birbiriyle de yüzleşmekten kaçınıyor. Oysa yüzleşmek yıllardır içinde birikenlerden kurtulmaktır. Söylenenleri, yapılanları kabul ederek ağır yükten hafiflenmektir. Yalanları, sahtelikleri, samimiyetsizlikleri… Ortaya çıkacağından korkanlar yüzleşmekten kaçınıyor.
İrlandalı yazar Bernard Shaw: “Bazı insanlarla yüzleşmek zordur, haksız çıkarsın çünkü onların galip gelecekleri ikinci bir yüzleri daha vardır.”.
Kendinle yüzleşmek kendi gerçeğimizle yüzleşmek demektir. Yaşanan olaylar, olan bitenler, vefasızlıklar, haksızlıklar, anlaşmamazlıklar için hep başkası suçlanır. İnsan göz göre göre, bile bile başkasını suçlarken kendini temize çıkarmaya çalışır. Aile içinde, dostlar arasında, her alandaki insanî ilişkilerde çıkan bazı sorunları aşmak ve çözmek için en doğru yol birbirinin yüzüne bakarak karşılıklı kendi hatalarını, eksilerini, yanlışlarını ve doğrularını söyleyerek sorumluluk anlayışı içinde konuşmaktır. Bozuculuk yerine yapıcılık niyetiyle yapılan görüşmeler olumlu sonuçlar verir. Her konuda karşıdakini suçlayarak, hata ve kusurları ona yükleyerek kendini masum göstermekle hiçbir şey çözüme ulaşamaz.
Vurdum duymazlıklarla zamanını heba etme…
Söyle, kendin hakkında ne biliyorsun?
Söyle, seninle ilgili hem senin hem başkalarının bildiği şeyler senin için yeterli midir?
Sana karşı yapılan haksızlık ve yanlışlıkları seneler sonra bile hatırlıyorsun, belki de o zaman onlara karşı duyduğun kinin hala geçmemiştir. Biraz daha derin ve soğukanlıkla düşün. Bu kadar sene geçtikten sonra aynı inatla devam edecek yerine gerçekleri kabul et.
Bir zamanlar yaptıklarınla gururlanırdın, haklı olduğunu savunurdun, şimdi ise yüzleşirken ne kadar hata ettiğini anlamış oldun. Belki de yaptıklarından mahcup olmuşsundur.
Kendinle yüzleşirken yaptıklarını nasıl değerlendiriyorsun?
İnsan en büyük yanlışları kendine yapar fakat bunun farkında olmayabilir. Bazen intikam veya hased dürtüsüyle en yakınına bile acı yaşatmak için bir söz söyler ya da bir davranış sergiler.
Unutur insan! Her ne yaparsa kendine yapar…
Başkasına acı yaşatayım derken, kendisi acılar içinde kıvranır. Başkasının canını yakayım derken yanan kendi canı olur.
Sana yapılanlardan şikayet ederken senin yaptıklarına şikayet edenlere neden kızıyorsun?
Hatırlar mısın! Senin her yaptığın yanlış ve hataların için hep başkasını suçladın!
Afgan – Amerikalı romancı Khaled Hosseini: “Yalanla kendini kandırmaktansa gerçekle yüzleşmek iyidir.”.
Neden kendinle yüzleşmek istemiyorsun?
Yaptıklarının doğru ve haklı olduğuna inandıklarının yanlış ve haksız çıkmasından mı korkuyorsun?
Neden uzun yıllar geçmesine rağmen gerçeği kabul etmek istemiyorsun?
Vicdanın sesine kulak ver. Kendini temize çıkarmak için suçladığın kişileri azad et. Kimseye anlatmaya gerek kalmadan, kendine itiraf et, arkanda taşıdığın yükten kurtul, ruhunu huzura kavuştur.
Kendinle barış. Geçmişinle yüzleş. Hatalarını kabul et. Keşke deme artık!
Ağzına kalemıne sağlık inşlh varolanları hayırda kullanmak en büyük erdem bundan sonrası daha bereketli daha güzel olması dileklerimle Aziz ahirettik dostum
Allah razı olsun senden.