Hz Mevlana..
Mevlana temizlenenlerdendir. O kendindeki hakikati tahmin edemezdi..
O önce aşkıyla temizlendi, sonra hakikat denizi sunuldu. Onun temizlenmesi için ona O’ bir hatırlatıcı yolladı.
Hatırlatıcı ona önce aşkı sundu, sonra o aşktan temizlendi ve hakikatine daldı..
Bir zaman ki aşkı ona perde oldu. O’ perdeyi aradan kaldırdı. O, o anda, anın ötesine geçti. Anın ötesine geçenlerden oldu. Hakikatini tamamladı. Rabbi ona hakikat denizini sundu, o da aldığını dağıttı..
O hakikatiyle bütünleşti ve kendinden bir şey kalmadı. O fenâ âleminden bekâ âlemine anda geçti. Bekâ âleminde Aşk’ın ötesine geçince o görenlerden oldu. Rabbi ona gösterdi. O daima Rabbine niyazında şöyle derdi;
“Rabbim sen gösteren ve görensin. Gördüklerimi senin Varlığından eyle ve Varlığını daima gönlümde eyle”..
O kalemi tutan oldu, yazdıran ise Rabbi Varlığıydı. Rabbi ögretti o yazdı..
O aktarıcıydı, kendini hep öyle gördü. Hakikatini yazdıklarına şifreledi. Onu çözebilecek gerçek aşıklara miras eyledi..
O bir yol gösterdi, herkes kendi hakikatini o yolda keşfedecekti. O hakikat denizinde bir kaşif olarak kendini gördü. Her defasında Rabbinin sundukları karşısında kendinden geçerdi. Bir müddet kendine gelemezdi. Kalbi mest oluşta bir baygınlık haline geçerdi. Bedeni o keşfe uyumlanmakta zorlanırdı. Ancak o, o acizlikten yine Rabbine sığınır ve ilm-i ledünün suyunda susuzluğunu giderirdi..
Hakikat aşkın ötesindedir. Aşk temizleyicidir, ancak hakikatte aşkın ötesine geçilir. Orada her şeyden sıyrılarak bir varoluş vardır. Bu varoluş bir tamamlanışla mümkündür. Ancak tamamlanma ebedidir. Sonu olmayan bir tamamlanmada yakıcı bir kudretle temaşa etmek yine onun Rahmân ve Rahîm Varlığıyla mümkündür..
Mevlana Rahmân ve Rahîm Varlığının hırkasını giyen bir hakikat kâşifidir. An’ın ötesinden zamana seslenir. Zamanınızda onun mânâsına varmak isteyenler Mevlana’yı bir elbise gibi giyerler, ancak o elbise sadece dışardan görünür..
Halbuki Mevlana’yı anlamak istiyorsanız onu içsel olarak keşf’etmelisiniz ki o kendinin de ötesine geçmiştir..
İsminden sıyrılanların elbisesi olmaz. Siz önce kendi hakikatinizin elbisesini giyin. O zaman Mevlana’yiı bulmuş olursunuz..