Toprağın ile deryan birleşsin, varlığın hak’ikat’ten hıdırellez eylensin..HŞY
Insan bedeni toprağı, ruhu yani manevi yani ise deryayı simgeler. Bedenini yani maddeni toprağını el’verişli hale getirmek için su ile buluşturmak gerekir.
Su yumuşatır. Su toprağı kabartır, nefes aldırır. Manevi olarak Rabb Varlığından akan rahmet toprağı geçirgen hale getirir. Toprak ile derya yani su buluşur ise orada tohumlar filizlenir.
Nedir tohumlar?
Ezelden ilk yaratılma an’ında içine dikilmiş Varlıktan tohumlardır hepsi can’da birleşmiştir. Onlar muhabbetle işlenerek kök salar. Kök salan tohumlar deryadan beslenerek geçirgen toprağından dışa filiz verir yani yeşillenir. Toprak yeşile bürünür. Yeşilliğinde canlanır. Hayy ismi şerifi tecelli olur.
Hızır ile manevi bereket gelir. Ilyas ile kevser suyu gelerek toprakta bir’leşip ab-ı hayat pınarı akmaya başlar. Hayy’at bulan topraktan öyle bir pınar akar ki o pınardan içen aşk’ı içer, aşk’ı tadar, aşk’ı duyar. Aşk-ı muhabbetten şifa bulur. Aşıklar o pınarda can bulur.
Hakikat pınarı can oluğundan akmaya başlar ki cümle aşıklar o pınarda buluşur. Varları yokları Varlık O’dur ki devran eden aşıklara Muhammed Mustafa yeşil hırkasıyla Sela’m’ını üzerlerine eyler ve müjdesini gönülde(dergahta) mihrabından duyurur.
Bahar’ın müjdesi iç’ten duyularak dışa yansır ve Hakk ten’e ikat ederek Hakikati Muhammed Varlığından Hıdırellez can’da vücud bulur. Aşığın murad’ı Murad’a erişerek Bakî olur.
Hıdırellez değil ki maddi bereket ve dahi maddeselliği talep… Hıdırellez manevi bereket, ebedi zenginlik vaadidir kullara… Geçiçi olan şeylerin artması, çoğalması kazandırmaz bir şey kula, gün kurtarmaktan öte değildir bu oyalanmaca… Aşk gerek kula Sen’i sana bildire, hıdırellez gelse bir ömrüne o kula madde ne gerek… Ebediyet pınarı ab-ı hayy’atına bulan da her şey bir o an’da… Kurulur ahiret mekanı bu meydanda… Lakin hükmü yoktur o mekanda maddenin bir zerre… Sen talep eyle ebedi olanı kendine…
Hıdırellezimiz aşk ola…
🌳🕊🌳