Allah’ın senden kiri gidermesini istersen, mürşidine teslim olup ehl-i beyt-i Mustafa’ya yöneleceksin. Onların paklığına (muhabbetine) sarılıp Hakk tarafından temizleneceksin..
Onlar, kalpleri üzerlerinde hiç bir lekenin kalmadığı, Hakk Teâlâ tarafından hidâyet nûruyla yıkanmış, Allah’ın (c.c.) nûr’unun üzerine vasıtasız, doğrudan düştüğü Muhammed-Âli halkasıdır..
Resûl’ü Ekrem’in (s.a.v) sınırsız aşkının ilk ve sonsuz mazharı, şefkat, bereket ve tevâzunun gönüllerdeki tükenmez pınarı, manevi yöneliş ve sadakatin timsali annemiz Hz. Hatice; ilmin vârisi, gönül gözünün ilk sahibi, dostların en yücesi, sırlar şâhı şakk-ı kâmer Hz. Ali (k.v); kevser suyunun vârisi, yüce neslin bereket havzası, tevâzu ve emanetin en yücesi Hz. Fatma; güç, kuvvet, kudret merkezi, mustaki duruşun delili, fedakârlığın zirvesi, şehitler şâhı Hz. Hüseyin ve güzelliğin doruğu, zerafetin mazharı, incelik, tevazu ve nahiflik ile bezenmiş, can’dan sözün sahibi bir güzel Hz. Hasan..
Onlar Peygamber vârisi Hakk dostların gönüllerine temizlik katan pîr-ü pak ehl-i beyt’i Mustafa..
Hidâyet halkasının zincirleri onların ellerinde.
Zincirin adı Muhammed, halkaların adı Muhabbet-i Âli, dost Ali (k. v.)..
Her devirde bir başka Sultan’dan görünen Âli, ara bul sen de o Sultanı ve dokunsun sana O’nun eli. O’ elin içinde Mustafa mührünün kokusu, kimisine Hatice kokusu gelir, kimisine Fatma, kimisine Hasan, kimisine de Hüseyin ama hepsini estiren rüzgâr Muhammed-Âli..
Buldun mu onu, gayrı kokla koklayabildiğin kadar ama unutma, bulanlar arayanlardır, koklayanlar ise candan sarılanlardır..
Meveddet Ya Rab!! İllâ Âli..HŞY