15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümünde FETÖ ile mücadele sürerken ABD’nin koruma altına aldığı Gülen maşası hala daha faaliyetini sürdürmekte.
Türkiye’nin yurtiçi ve yurtdışı girişimlerinde her ne kadar bazı ülkelerde sonuç alsa da ABD ve Almanya Türkiye’nin savlarına inanmamaya devam etmekte.
Hal böyle olunca akıllara bazı perde arkası ilişkilerin olduğu geliyor. Gülen eksenli bir örgütün bu kadar yayılması ve ülkelerde paralel devlet kurması haliyle kolay değil. Tek başına olacak bir şey de değil.
Muhakkak bazı güçlerin yardımı şart… ABD istiharatı CIA’in FETÖ’nün arkasında olduğu gerçeğini biliyorken son zamanlarda Amerikalı araştırmacı ve avukatlar tarafından da aşikar ediliyor.
CIA, Amerika’nın Yeni Dünya Düzeni politikaları istikametinde, milli devletleri dönüştürme ve radikal grupları temizleme, küresel politikalara aykırı olan ülke liderlerini legal-illegal siyasal eylemlerle saha dışına alma, önemli ülkeleri Yeni Dünya Düzeni sistemini bozmayacak liderlerle yöneltme merkezli faaliyet yürüten bir yapılanmadır
CIA-Amerika’nın Yeni Dünya Düzeni için hedef ülkelere yönelik çalışma stratejisi ise FETÖ’nün ülkelerde nasıl yerleştiğini gösteriyor.
Sızma : Deniz aşırı resmi görünmeyen gizli teşkilat kurma/geliştirme. Türkiye’de FETÖ budur.
Siyaseti dizayn: Siyasi partileri kontrol etme, finanse etme, ele geçirme. Türkiye’de üç partinin dizaynı
Propaganda: Medyayı yönlendirmek, psikolojik harekâtı işletmek… Yabancı basına yazdırırlar, Türkiye içi operasyon kanatları aktarma yapar.
İşte FETÖ’nün oluşumu ve gelişiminin CIA eliyle inşasının göstergesi…
Bitmiyor bir de itiraflar var tabi…
ABD Merkez Kuvvetler Komutanı (CENTCOM) General Joseph Votel FETÖ’cü darbecilere yapılan operasyonları şöyle değerlendiriyor: “Türk Ordusu içindeki birçok müttefikimiz hapse kondu”
2008’de Rusya’dan kaçan FETÖ’cüler, Kanada’ya sığınma talebinde bulunarak Kanada Göçmenlik Kurumu da referans için Jamestown Foundation isimli ABD’li düşünce kuruluşuna başvuruyorlar. Jamestown Foundation , FETÖ’cülere referans oluyor ve Jamestown Foundation’ın yönetim kurulu incelendiğinde, CIA ile bağlantısı açıkça görülüyor.
Jamestown Foundation yönetiminde yer alan Michael Hayden, 2006-2009 yılları arasında CIA Direktörlüğü görevini yürüten isim. FETÖ’ye referans olan kuruluşun yönetiminde, eski üst düzey CIA yöneticisinin bulunması, FETÖ’nün ABD’li istihbarat kuruluşu tarafından desteklendiğini gözler önüne seriyor.
Bitmedi. Gülen, ABD’ye kaçtığında FBI “Bu adam tehlikeli” diyerek sınır dışı edilmesini istiyor. Ancak Fuller’in araya girmesi ve Gülen’e kefil olması ile Gülen Amerika’da kalıyor. Gülen hakkında 1999’da Ankara Emniyet Eski Müdürü Cevdet Saral tarafından hazırlanan ‘Paralel devlet’ konusunu ilk kez resmi kayıtlara geçiyor ve FETÖ elebaşı Gülen, CIA tarafından apar topar Amerika’ya götürülüyor.
ABD’nin bu kadar Gülen’e sahip çıkması boşa değil anlayacağımız. Lakin o sahip çıkılan Gülen bugün ABD’nin başına çorap örmekte. Eğitim üzerinden aynı stratejilerle ABD’nin sistemini çökertme girişiminde.
Açtıkları okullarda kara para aklamalar, usulsüzlükler ve arkalarında olan politikacılar tarafından kaldırdıkları paralar bir de üzerinde eğitim sisteminde bozukluklara sebep olmalarıyla ABD’yi tehdit ediyorlar.
ABD’deki ileri gelen avukat ve araştırmacı gibi uzmanlar halkta farkındalık oluşturmak ve bu örgüte karşı politikacıları uyarmak için çabalıyor. Almanya ise FETÖ konusunda fikrini yavaş yavaş değiştirme eğiliminde…
Ama bunlar farkına varıp önüne geçene kadar çoktan eğitimlerinden tutunda diğer tüm sistemleri çöküp gidecek.
Türkiye için yapamadıklarını ABD ve Almanya’da yapacaklarını hep birlikte izleyeceğiz. Ne derler, keser döner sap döner, gün gelir hesap döner.