Son birkaç yıldır dikkatimi fazlasıyla cezbeden, bir o kadar da düşünmemiz gereken bir konuyu paylaşmak istiyorum sizlerle. İnsanların birbirlerine kötü gözle bakmasına hatta çeşitli ilişkilerin bozulmasına neden olan bir konu.
Evet, ayrıştırılıyoruz. Bunu da maalesef biz yapıyoruz. Dini görüşü farklı, siyasi görüşü farklı, hayat görüşü farklı insanları hemen kendimizden uzaklaştırıyoruz. Peki neden? İnsan elbette kendi görüşüne yakın kişilerle haşır neşir olmayı sever, burası kesin. Fakat diğer insanlara bir selam vermekten bile aciz oluyoruz.
İnsanın içinde çok büyük bir kıymet vardır. Bu kıymeti de bizlere Cenab-ı Hakk vermiştir. Dolayısıyla, herkes karşısındaki insana ve onun fikirlerine sadece ‘insan’ olduğu için saygı gösterse ne kadar da güzel olur…
Keşke fark edebilsek bu dünyanın farklılıklarla güzel olduğunu… Şimdi gözünüzü bir anlık kapatın ve kendinizi bir an bir çiçek bahçesinde düşünün. Farklı renklerle, farklı türlerle dolu bir çiçek bahçesi… Ne kadar da güzel değil mi? İşte insanların farklı fikir, düşünce ve yaşayış tarzı da böyledir, bu dünyayı güzel kılar. Herkesin düşüncesi aynı olmaz, olamaz.
Bu noktada en önemli şey saygı duymaktır. Bir başkasının fikrine, kendimize uymasa bile, laf söylemesek, saygı duysak her şey çözülecek. Amma ve lakin, eğer bir başkası sizin fikirlerinize, yaşayış tarzınıza, hatta inancınıza dil uzatırsa o zaman yapılacak en iyi şey, tabi ki herkesin kendi yoluna gitmesidir.
Birbirimizi sevelim ve birbirimize saygı duyalım. Dinimiz İslam’a göre bizleri Allah yarattı ve bu dünyaya gönderdi. Karşımızdaki kişiye en azından ‘insan’ olduğu için saygı duyalım. O zaman göreceğiz ki dünya çok daha güzel. Ne güzel söylemiş Yûnus ” Sevelim, sevilelim. Bu dünya kimseye kalmaz.” diye.
Saygılarımla efendim.