SP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu bir açıklama yaptı.
Dedi ki Sivas Katliamına katliam diyemem, Katliam olması için kasıt olması lazım. Orada perdeler yanıyordu, insanlar camları açamadığı için öldüler.
Böyle bir açıklama tam bir fiyasko..
Temel Karamollaoğlu, o dönemde Sivas ‘ta belediye başkanıydı.
Kendi beceriksizliğini ancak böyle kapatabilirdi.
O dönemki hükümete oynanan oyunlara göz yumdu.
O zaman Başbakan Çiller, Başbakan Yardımcısı ise Erdal Inönü’ydü.
Cumhurbaşkanı Demirel’di. Çiller yönetimi devralmalı ise bir hafta olmuştu. Demirel ise bir haftalık Cumhurbaşkanıydı. Tabi bu durumdan memnun olmayanlar vardı.
Bir kumpas ile Çiller’ i indirmek amaçlı Sivas ‘ta ajanlar ve güvenlik görevlileriyle bağlantı kesildi.
Talimatlara uyulmadı, geciktirildi. Durum tam olarak aktarılmadı.
Olayların artmasına ve başlamadan bastırılmasında yetersiz kalındı.
Oyunları bozmakta eksik kalıp öne geçilemedi ve onlarca kişi öldü.
Oyun açıktı, gaye irtica geliyor diye korku salıp muhafazakar insanlarla solcu kesimi birbirine düşürmekti.
Olayların fitili o gün ateşlendi.
Şimdi Karamollaoğlu bu katliamı kabul etmiyor.
O dönemde Aydın diye tabir edilen yazar ve sanatçılara yönelik öldürme girişimine ve pek çok kişinin yakılarak öldürülmesine “Mücahit Temel” kasıt yok diyor!
Peki ya CHP kendisini aydın olarak tabir edip sanatçıların elit kesimin partisi değil mi?
Böyle bir açıklama yapan parti başkanının partisiyle bugün CHP aynı ittifak için de yer alıyor.
Bu Ince’ye Nagihan Alçı tarafından televizyon programında sorulduğunda Muharrem Ince cevap vermek yerine kaçarak topu Erdoğan’a atıyor.
Gerekçe de şu: “Erdoğan geçmişte bu adamla aynı partide yer aldı aynı soruyu ona da sorabilecekseniz cevap vereyim” diyor.
Böyle saçma bir karşılık olamaz.
Sosyal medyada ise bu cevabı Nagehan Alçı’yı mat etmiş gibi servis edip Ince’ye puan toplamaya kalkışıyorlar. Rezillik üstüne rezillik ekliyorlar!
Bir kere Karamollaoğlu bu açıklamayı yapması bir kaç gün evvele dayanıyor, Erdoğan’la aynı partide yer aldığı zamana değil! Bu bir!
Bu sorunun doğrudan muhattabı Ince’nin partisi CHP’dir ki o dönemde hükümette Erdal Inönü de vardır. Bu da iki!
Şimdi Sayın Ince sen böyle bir açıklamayı nasıl hazmedeceksin?
Bu açıklamayı CHP nasıl hazmedecek ve nasıl bunu seçmenine anlatacak?
CHPliler bu ikili ittifakı nasıl kabulleneceksiniz?
Resmen Sivas Katliamında kasıt yok deniliyor. O kadar aydın ve yazar canını yanarak verirken buna katliam değil deniyor.
Bu mudur karşılığı?
Erdoğan, Sivas Katliamına katliam değildir demiyor!
Kasıt yoktur demiyor!
Haydi Ince’nin bakış açısıyla bakalım öyleyse…
Ince’nin partisinde teröristlere arkadaşım diyenler de var.
Terörist cenazelerini ziyaret edenler de var.
Şu an Ince onlarla aynı partide yer alıyor.
Madem ki partide yer alınan arkadaşların her hareketini tasvip ettiğiniz ve her fikrini kabul ettiğiniz anlamına geliyor ki Ince, cevabında bunu anlatıyor, öyleyse Ince’ye bir kaç soru daha!
Ey Ince, sen de PKK’yı destekliyor musun?
Teröristi arkadaşın olarak görüyor musun?
Kazılan hendekleri tasvip ediyor musun?
Binlerce verilen şehidin hakkına girip teröristin cenazesinde zılgıt yakıyor musun?
Şehit evlatlarını ve yakınlarının acısına PKK’ya destek olarak tuz basıyor musun?
PKK özerklik isteyip ülkeyi bölmek istiyor onlara siyasi manada destek olarak bu bağımsızlığı onaylıyor musun?
Bak Ince, bir dokundun ki bin ağ işittin!
Halbuki cevabın basit olacaktı ya katliam dersin açıklamayı kabul etmezsin ya da evet aynı fikirdeyim diyerek bu sefer seçmen tabanını kaybedersin!
Evet cevap bekliyoruz Sayın İnce!
Ama bu sefer ince ince kıvırmadan doğrudan Erkekçe!