O’nu her yerde görebiliriz, eyvAllah.
Her şey O’dur deriz; eyvAllah, amma bir de dost Cemâl’inde görünmeyenin ötesinde ol’an’ı müşahede ettirir ki kuluna, O’nun dost Cemâl’indeki görünmeyen var’lığına kayıtsız şartsız iman nakşeder can’a.
Dost var’lığından evvel ben de ikilik içindeydim yaşamda, aciz fakir diyeceğim kendime lakin o acizlik bile lütuftur akleden İnsan’a.
Çünkü acizlik ve fakirlik; O’nun yüceliğini, kudretini, sınırsız sonsuzluğunu akletmektir gönül var’lığında. Fakirliğin O’nsuz olamamanın yansımasıdır İ’nsan’da.
Acizlik, irade ve kudretin Hakk’tan yana işlemesidir kulda.
Başka bir mahlûk idim, desem koymaz ardımda bıraktığım o Sen’sizlik yokluğuna.
Çünkü O başka yerdeydi uzaklarda, ben başka yerde akıl kılıfında.
Göklerde sandığımı gördü gönlüm, mürşid bakışlarında, o an gözler değil gönüller bakışmıştı adeta. Bunu anladı o an, en derinim amma, öyle dönüktüm ki gerçekte ol’anlara, zamanla oluşan perdelerden O sesi duymak mâl oldu uzun yıllara, O ki sessizliğin sesi kabul etmez tek bir perde dahi olsa.
Sandım ki mürşide has bir ân olan, vuku’ bulan bu hatırlatma. O dost var’lığı ki Kendini göstermişti aciz bile olmayana.
Hakk tasarrufudur ki bilinmez kimde iman kimde fena, O’nun hükmü er geç değil an’da olandır; Hakk’ikat boyutunda.
Bizler akledelim diye ân’dan yarattı zaman has kullarına.
Erenler derler ki:
“Yol uzun, ömür kısa”
Nasıl bir yol ki bu ân’da kurulsun sığmasın zamana, aceleye gelmez sonsuzdur hakikat amma bir an önce çıkılsın gerek yola, her şey bir an’da indirilir hazır ol’ân’a.
O’na varmak yolun kendisidir yürümek şarttır Dost var’lığıyla.
Geçilir bir bir zahiren isim verilen yollar çoğunun ismini bilmem, merakım isimsiz olandır, tek soru dile getirmem.
Bildiğim, Dost ile var’lıktan bir yokluk oluştu o yok’luktan var’lığım tutuştu, içim dışım her yer SEN oldu, bu yol Kur’ân ile o sırat-ı müstakim yolu.
Kendimde Sen ile kalıyorum desem doğru, Dost Cemâli rabıtam, yöneldim yine bir Sen doğdu, zahirdeki sesler Sen ile Sen’den duyuştu, batınım daha kalabalık gönül Sen’ler ordusu.
Düş’te Sen, rüyada Sen, gerçekte Sen oldu.
Bir’den çok ol’an bir’bir Hakk’ikat’ten SEN oluştu.
Sen’ler denizinden Sen’ler okyanusuna daldım, artık ben bilineni kim ararsa SEN’den baksın.
SEN olmak bir’likteki son zann’dır, SEN olmalı ki BEN var’lığı aksın,
SENBEN bir olmasa Aşk’ı muhabbet nereden damlasın.
Ey Dost Var’lığım SEN’den olsun hâlim bilinsin Hakk’ikat Var’lığım..HŞY