Cumhuriyet bir rejimdir. Bu rejim halkın egemenliğinde kurulur ve halkın egemenliğinde varlığını devam ettirir.
Cumhuriyet kimsenin lütfu değildir. Kimseye mâl edilemediği gibi kimsenin mülkünde de değildir.
Cumhuriyet adı üstünde cumhurun yani halkın mülkündedir.
Bu çerçevede Cumhuriyet’e düşmanlık söz konusu dahi olamaz.
Lakin ne yazık ki bazı kesimler Cumhuriyet’i kendilerine mâl ettikleri gibi bir de kendilerini sahip ilan ederek kendi zihniyetlerindeki çarpıklıkları Cumhuriyet olarak yansıttılar ve yansıtmaya da devam ediyorlar.
Akıllarınca Cumhuriyet’e sahip çıkıyorlar!
Halbuki kendi oligarşik düzenlerinin bozulmasına engel olmak için mücadeleleri…
İşte bu yüzden de olup olmadık manipülasyonlar, yalan haberler ve saptırmalarla korku oluşturmaya çalışıyorlar.
Cumhuriyet elden gidiyormuş!
Biraz aklı çalışan insan buna güler geçer. Ne elden gidiyor? Cumhur’un kurduğu Cumhuriyet evvelallah sapasağlam yerinde ve Cumhur rejimine de demokratik olarak sahip çıkmakta kararlı!
Bunu en iyi 15 Temmuz’da sergiledi.
Hal böyle olunca isterse Cumhurbaşkanları Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı yerine Türkiye Cumhurbaşkanı sıfatını kullansın hiçbir şey fark etmez.
En nihayetinde Cumhuriyet özel ve halka mâl olmuş bir kavram olduğuna göre buna takılmak biraz oyuna gelmek oluyor.
Cumhuriyet kavramını gazete isimlerinde ve parti isimlerinde kullananları da biliyoruz!
Bir gazete PKK’nın ve FETÖ’nün sözcülüğünü yaparken diğeri olan parti ise kol kola girerek yürüyor.
Ne kadar büyük Cumhuriyetçiler değil mi?
Vatan hainleri ile sarmaş dolaş, Cumhuriyet düşmanları ile al gülüm ver gülüm alışverişindeler.
Ama isimlerinde Cumhuriyet var ya yeter!
Bunların Cumhuriyet ismine leke sürmeye hakları yoktur. Kullanmaya da hakları yoktur.
Halk mı vermiş bu isimleri onlara da kullanmaya hatta sahiplenmeye kalkıyorlar?
İşte yol geçen hanı gibi kendini bilmezler böyle Cumhuriyet ismini kullanmaya kalkarlarsa elbette sahiplik iddiasına da girerler.
Atatürk’ü sahiplendikleri gibi!
Atatürk bu devletin kurucu lideridir. Dolayısıyla devleti kuran Cumhurun baş komutanıdır.
Kimsenin sahipliğinde değildir. Bir partiye sığdırılabilecek bir lider de değildir.
Ancak yıllardır bazı kesimler kendileri sahipliklerine aldıkları gibi Atatürk üzerinden ülke genelinde mülkiyet hakkını kendilerinde görerek istemedikleri kişileri “defol git” deme cüretine girebiliyorlar!
Sen kimsin, kim?
Sorsanız Cumhuriyetçiyiz derler! Cumhuriyet’in gerekliliğinden dahi haberleri yok!
Gelelim bir diğer konuya… Atatürk yaptı diye alfabeyi Türkçeyi istemeyenlerin bu ülkede yaşama hakları yokmuş!
Kim alfabeyi istemiyor, kim Tükçe’yi istemiyor? Hangi alemde, hangi yalanlarda yaşıyorsunuz?
Madem çok Türkçüsünüz ama kastettiğim kafatasçı Türkçülüktür o zaman neden Latin alfabesini kabul ediyorsunuz. Göktürk alfabesi var. Uygur Alfabesi var. Neden Avrupa’nın, Latinlerin alfabesini sahipleniyorsunuz? Madem kökenlerinize bağlısınız ya!
Bırakın bu palavraları allah aşkına!
Ayrıca Türkçe’nin Atatürk’le ne ilgisi var! Osmanlıca da bir Türkçe idi. Atatürk yeni bir dil oluşturmadı ki sadece harf reformu yaptı. Var olan kelimeler ve konuşmalar devam etti. Bundan da mı bihabersiniz!
Nitekim gerçek Türk, Türk-İslam çizgisinden zerre sapmaz ve Türklüğün ülküsü öncülüğünde Cumhuriyetine de liderlerine de sahip çıkarak devletini ve halkını başının tacı eder. Halkı ne tercih ediyorsa da eyvallah demesini bilir!
Gerçek Türk, kafatasçı milliyetçiliğinde değil, dini, töresi ve gelenekleri, geçmişi ve bugunü ile milletinin anlayışı ile hemhal olmuş kişidir.
Türklükten anlamayanların ağzında Türklük gezer olmuş.
Bahçeli’ye bakın ki anlayın gerçek Türklük ve milliyetçilik nasıl oluyor?
Ama sizin gözünüz Akşener de, Kılıçdaroğlu’nda!
Akşener gibi gizli FETÖ ajanı olanın peşinden gider bir de Bahçeli’ye dil uzatırsınız.
Akşener’i de Türk ve Atatürkçü ilan edersiniz.
“Atatürk vatan haini hocaları asmış, o hocalar İngiliz uşağıymış, FETÖ’de Amerikan uşağı” diye Akşener’in sözlerini paylaşıyorlar.
Akşener madem bu kadar FETÖ’ye düşmandı da 28 Şubat’ın baş faillerinden olan FETÖ hakkında neden ifade vermekten kaçındı?
Neden Gülen’in suçlarını ortaya dökmekten korktu?
Ne işi vardı FETÖ’nün parmağının olduğu Gezi Parkında?
FETÖ ile ilgili bir tane mücadele edici hamlesi oldu mu?
Madem FETÖ’nün asılmasından yanasınız da neden bu konuda hükümet ve MHP ile iş birliği yapmaktan kaçıyorsunuz?
Hatta ve hatta idamın gelmesini eleştirenlerle yan yana Akşener, bunu açıklasanıza?
Bahçeli teröre ve teröriste karşı kökünü kazıyacak hamlelerde bulunurken, Kandil’e girelim diye hükümeti zorlarken, sıkıştırırken birileri kalkmış Akşener’i övüyor!
Birileri kalkmış CHP’yi Cumhuriyetçi ilan ediyor!
Bırakın bu boş işleri de, kendinizi kandırmayı da!
Cumhuriyet’e ihanet eden ve düşmanla iş birliği yapandan Cumhuriyetçi olmayacağı gibi o partiden de Cumhuriyetçi çıkmaz!
Öyle bilinçsiz ve öyle kör haldeyiz ki ortada dolaşan manipülasyonların peşine takılıp yalan haberlerin, kışkırtmaların esiri oluyoruz.
Halbuki biraz araştırmak ve biraz gündemi takip etmek yeterli.
O zaman kimin hain, kimin Cumhuriyet ve Atatürk düşmanı hareketlerde bulunduğunu ve kimin gerçek Cumhuriyetçi ve milliyetçi olduğunu görürüz!
Lakin biz bazı yalancı medyanın peşine düşersek işte böyle oyunların da piyonu olur çıkarız.
Uyanık olalım uyanık!!!