Böyle diyor Almanya Şansöylesi Angela Merkel. Alman vekillerin İncirlik Üssü’nden sonra Konya’da bulunan üsse alınmayışlarını çok nahoş olarak değerlendiriyor kendileri!
Durum hoş mu, nahoş mu geriye dönüp karar vermek ve uygun adımları atmak bizim elimizdedir. Atılan adımlar da şüphesiz doğru bir iş yaptığımızı gösteriyor. İşin özü şu ki Almanya, Türkiye’yi hala daha eski Türkiye zannediyor.
Üsse giriş izninin verilmemesinin ardından Almanya siyaseti ikiye bölünmüş durumda. Sol cenah ve muhalefet partileri Alman askerinin Konya’dan da çekilmesinin uygun olacağını düşünürken, Hıristiyan Birlik partileri ise bunun çok tehlikeli olacağını savunuyorlar. Bize de şu soruyu sormak düşüyor: Ne tehlikesi bu? DEAŞ’a karşı yapılan operasyonlarda adınızı bugüne kadar pek duyan olmadı. Olduysa ve eğer bu terör örgütüne karşı fiili bir hareketiniz de kayıtlara geçmişse özür dilerim. Yoksa “Türkiye bizim karizmamızı çizdi!” demeyi mi tehlike olarak görüyorsunuz?
Bir de unutmadan, NATO’ya gidin; bir de selam söyleyin bizden. Giderken de yaptığınız antidemokratik uygulamaları, terör örgütlerini nasıl beslediğinizi de anlatmayı unutmayın. Madem siz kendi topraklarınızda istediğiniz kişilerin, kuruluşların, örgütlerin fink atmalarına müsaade ediyorsunuz, kusura bakmayacaksınız burası da Türkiye.
Referandumdan önce bakanlarımıza izin vermediniz, G20’nin ardından da Cumhurbaşkanımıza. Üstelik tele-konferans yöntemine dahi müsaade etmediniz. Demokrasiyi öldürmüş bir siyasi idaresi var Almanya’nın. Sakın ola çıkıp da ağlamayasınız sağda solda. İstediğiniz kadar da görüşmelerinizi sürdürebilirsiniz bizimle. Ne olacak ki? İki sohbetin belini kırarlar Dışişleri yetkililerimiz.
Bir de hanımefendi çıkmış bunun siyasi pazarlık olmayacağını anlatmış. Bize samimi gelmiyorsunuz. Bunu açık ve net bir şekilde ifade etmek lazım. Yıllardır PKK gibi eli kanlı, masum insanlara, küçücük bebeciklere kıyan bir terör örgütüne milyonlarca euro yardımda bulundunuz. Mekan ya da şekil fark etmeden çıkardıkları hiçbir rezilliğe sesinizi çıkarmadınız, çıkarmıyorsunuz. Bir de bu örgüt Almanya’da sözde yasaklı. İki gün önce 15 Temmuz kalkışmasının ve milletin çıplak ellerle koskocaman tankları patlatmasının sene-i devriyesiydi. Bu kalkışmaya destek olan ve sizin de içinize kadar giren FETÖcüleri de vermiyorsunuz. Sayın Merkel hadi bunları unuttu diyelim. Ne Cumhurbaşkanımıza ne de bakanlarımıza konuşma izni vermediniz. Bunu da mı unuttunuz? Bir defa şunun altını çizerek tekrar belirtmek isterim ki, derdim şahıslarla değil. Ömrümüz yeter de 5-10 sene sonrasını görürsek ve aynı olaylar farklı kişilere yapılırsa tepkim yine aynı olur. Bu ülkenin hangi cumhurbaşkanına, hangi bakanına; soydaşlarıyla bütünleşmek isteyen kim olursa olsun, kime izin vermezseniz yine çıkar karşınızda dururum. Çünkü bizim ülkemizin gelişmesi, büyümesi her türlü siyasi görüşün üstündedir. Unutmadan… Bir de Cumhurbaşkanlığı Koruma Polisleri’ni de gözaltına almaya niyetlenmeniz ayrı bir gülünç durum.
Toparlayacak olursak, Türkiye eski Türkiye değil; bir kere bunu iyice aklınıza yerleştirin. Bize karşı yapmış olduğunuz ve yapmaya niyetlendiğiniz her şeye aynı şekilde karşılık bulursunuz. İncirlik birinci adımdı, Konya ikinci adım oldu. Alman askerleri Alman vekillerin ziyaret etmesi doğal haklarıdır, evet. Fakat bizim bakanlarımızın ve Cumhurbaşkanımızın da oradaki soydaşlarımızla bütünleşmesi de bizim doğal hakkımızdı. Umarım en yakın zamanda anlarsınız. O zaman belki bu ‘nahoş’ durum düzelir.