Ne demek adil olmak?
Genelde insanlar hep adaletten söz eder. Adil olmaktan, adaletin öneminden, adaletli davranmaktan. Çoğu insanın farklı sebep ve durumlarda adalesizliğe uğradığından şikayetçi olduğuna şahid oluyoruz. Haklı olduğu halde haksız duruma düşen insanlar…Ya haksız olduğu halde bile bile hak iddiasında olanlar… Nasıl bir adalet bekliyorlar?..
İnsan adalet istiyor da, kendi adaletli davranıyor mu?..
İnsan adalet istiyor da, kendisi adaletli davranmıyorsa?…
İnsan yalınız kendisi hakkında adalet istiyorsa, başkası hakkında adaletsiz olmuyor mu?
İnsanlar genelde adaletsizliğe uğramaktan şikayet ederler. Hak ettiklerini kendilerine verilmediğini ifade ederler. Bu konuda Mevlana’nın şöyle bir uyarısı vardır: “Eğer adil olursan, adalet bulursun”, fakat hile ve başka yollarla sonuç almak isteyenlere de şunu hatırlatır: “Eğer hile yaparsan, eline bir şey geçmez”.
Evet, hileyle hakkın olmadığı halde başkasının hakkına sahip olunan şey senin değildir. Senin eline geçen şey aslında senin değildir. Sevinmen yerinde üzülmen gerekmez mi ?
Adil olmak aslında başkasının hakkını adil olarak savunmaktır. Ben kazanırsam adil davranılmış oluyor, başkasının kaybına rağmen. Ben kaybedip de diğeri kazanırsa adaletsizlik oluyor genelde insanlar arasında. Önemli olan onurlu insan kendisine ait olmadığı şeyi, yani başkasının hakkı olduğu şeyi, bu senin hakkındır diyerek teslim etmelidir adil insan.
Hak etmediği, hakkı olmadığı bir şeye nasıl talip olabilir insan?
Aslında adalet bir onurlu duruştur. Başkasına zarar vermemek, herkesin kendine ait olanı, hakkını ve hak ettiğini vermektir ve saygı duymaktır. Adil insan gerçeği saptırmaz, yetimin ve öksüzün malını gözetir. Kendi isteğine ne de yakınlarının isteğine göre hareket etmez. Olaylara şahsi menfaat açısından değil, doğruluk ve adalet açısından yaklaşır. Kendi onuru ve şerefi nekadar değerli ise başkasının da onur ve şerefine en az o kadar saygılı olmalıdır.
Hiçbir adaletsizlik, haksızlık, kimsenin yanına kar kalmaz. Başkasının malına el koymak, hakkına girmek, adaletsiz bir şekilde hakkın olmadığını bile bile iddia etmek insana fayda vermez, hatta zarar verir. İşin aslı, herkesin hakkına razı olması, hilleye baş vurmadan hakkı ne ise ona talip olmasıdır. Ancak bir kişinin gönül rızasıyla hakkından vazgeçmesi olabilir. Adil davranmak isteyen insan, kendi yanlışını, hatasını haklı göstermeye çalışmaz. Her şeyden önce kendine karşı adaletli olur.
Hukukçu Ulpianus, adaleti tarif ederken şöyle söyler: “Adalet… Onurlu yaşamak, başkasına zarar vermemek, herkese kendine ait olanı vermek”.
Adalet terazisini bozan en önemli şey, kişisel menfaatir. Genelde şahsi çıkarlar ağır basar bu geçici dünya hayatında. Sanki sahip olduğu şeyler kendisini ebedileştirecek, ölümsüz kılacak. Terazinin dengesini düz tutanlar, kişisel menfaatini değil de, adaleti düşünen kişilerdir. Onlar dünya varlığını değil, insanlığın en saygın mertebesini kazanırlar. Evet, adalet insanın en zor imtihanıdır, ama en yüce davranışı, aleyhine de olsa önemli olan adil olabilmesidir. Adil olmak, insani değerlerin en meşakatlisi ama en yücesidir.
Ben haksızım, sen haklısın demek kolay mıdır?
Bir haksızlığa karşı çıkılırsa, eleştirilirse, mutlaka adalete uygun, adil bir tutumla yapmalıdır insan. Acı da verse, canımız da yansa, aleyhimize de olsa, yine adil olmak gerek. Adil olmak zordur ama en büyük erdemdir.
Bir insan adaletli ise, bu onun en büyük sermayesi ve gücüdür. Velev ki fakir olsun,
güçsüz olsun, makam, mevki sahibi olmasın.
Hakkı gözetmek ve hakkı yerine getirmektir, her şeyin yerli yerine konulmasıdır adalet.
İlahi mesajda da adil olmaya dair “Allah, adaleti ve ihsanı emreder” ayeti kerimesiyle adalet va ihsanın birlikte zikredilmesiyle büyük önem vurgulanmıştır..
Aile içindeki adalete da dikkaleri çeken Peygamber efendimiz, “Çocuklarınız arasında adil olunuz” buyurarak adil davranmanın önemine dikkatleri çekmiştir.
Ailedeki kişiler arasında adaletle davranmanın önemli oduğu bir gerçektir. Özellikle çocuklar arasında adil olmak, adaletle muamele etmek esastır. Ailede huzurun ve mutlu bir yaşamın ayrılmaz parçası hiç şüphesiz ki adalettir.
Bir Çin atasözünde ise adalet şöyle ifade edilmi: “Size yapılan kötülüğü adaletle, size yapılan iyiliği ise iyilikle mükafatlandırın”.
Platon da “Adil insan, kendisine zarar verildiğinde bile adaletinden bir şeyler eksilmeyen kişidir”.
Adil olan, daima adalete saygı gösteren, kendini düşündüğü gibi başkasını da düşünen, kendi hakkını savunduğu gibi başkalarının da hakkını savunan kişidir. Herkesin layık olduğu hakka sahip olması için gayret gösterir. Başkasına yapılan adaletsizliği kendisine yapılmış gibi kabul eder.
Hz. Mevlana şöyle diyor: “Adalet, her şeyi layık olduğu yere koymaktır”.
Adaletle herkes hak ettiğini alır ve herkese hak ettiği verilir. Adalet insanı korumak içindir.
Victor Hugo´nun çok önemli olan bu sözünü hatırlatmakta fayda vardır: “İyi olmak kolaydır, zor olan adil olmaktır” diyor.
Adalet, kelime olarak hak yememek, düzeltmek, dengeli olmak, ölçülükten ayrılmamak, insaflı olmak, doğru yoldan sapmamak gibi anlamlar içermektedir.
İnsanın birey olarak adalete nekadar ihtiyacı varsa, toplumun da okadar adalete ihtiyacı vardır. Adalet, mutluluğun, huzurun, dostluğun, hoşgörünün, saygı ve sevginin garantisidir.
Yanlış anlaşılmasın!
Adil olmak, adaletli davranmak yalnız maddi konularda değil, manevi konularda da aynıdır. Makam ve mevkilere ehli olmayanların talıp olmaları veya o görevi layıkıyla yapamayacakları bildikleri halde vazife almaları da bir adaletsizlik değilmidir? Ehli olmayanların bir makam ve mevkiye gelmeleri adaletsizliktir, haksızlıktır. Sorumluluğu büyüktür. Sorumluluk bilincinde olanlar bu konuda çok titiz davranmalıdırlar.
Hiçbir sebepten dolayı, hiçbir ayırım yapmadan haklar mutlaka sahiplerine, ehli olanlara verilmelidir. Hiç kimse, hangi durumda olursa olsun başkasının hakkına girmesi ahlaki yönden hoş karşılanmaz.
Adil insan, nefsine ağır ve acı da gelse, hak olanı bulmaya, haklıyı ortaya çıkarmaya karar verir. Ne kendini kayırır,ne de sevdiklerine arka çıkar. Ne olursa olsun hakkı arar, haklıyı bulur, hakkını verir.
Ne mutlu nefsine uyarak adaletten sapmayanlara!
Adil olanlara selam olsun!
Allah heppimize adaletli olmayi nasip etsin ki Dunya daha yasanilir olsun. Selam
HERKESE ALLAH NASIB ETSIN. Hz. MUHAMMED SAV:Bir saat adaletle hükmetmek, bir sene ibadet etmekten daha hayırlıdır. ALLAH senden razi olsun Eyüb abey
“Adil insan merttir, insanlara karşı içi merhametle doludur ” tıpkı sizin gibi..
Adil olmak herkesin hakini vermek bu benim akrabam benim ailem dememektir allah korkusuyla herkesin hakini verendir adil insan .Fakiri ezip zengine hicbirsey ettmemek deyildir adilik herkesin herseyin hakkını verendir
Eyüp abi o kadar guzel dediniz kiii Allah zizden razi olsun