Aşk hakikatin kaynağıdır.
Aşk var ise O’ ne dilerse yapılır, O’nun aşkına layık olmak için gösterilen çabanın sonucu iman olarak ortaya çıkar.
Aşk beklentisiz olmalı, çünkü O’nun bile yarattığından bir beklentisi yok, kör topal çirkin her birimize var’lığını sunan Rabbim sadece Aşk ile bilinmek istiyor. Bu da yaratılanın hayrına O’nun hiç bir şeye ihtiyacı yok. Hakikatli aşkı tatmanı istiyor, zaten O’ aşkın tek sahibi. Ve bu ilahi Aşk için inanın ki kimsenin karşılık vermesine gerek yok. Kendinden ken’din’e doğar Aşk sende, vesile olur gördüğün sadece, ken’din’i hatırlarsın gördüğün bir’inde, aşk yolu senindir yürü yüreyebildiğin kadar, Hakk tutar elini Dost eder vesileyi içinde…
Aşk’ın yüceliğinde öyle bir acziyet vardır ki, biz nefsani olanlar bazı kötü görünümlü insanlara yaklaşmayız. Halbuki o can’da Hakk var’lığı yok mudur? O’ o bedeni giyinmişken biz kim oluyoruz da o insanlar hakkında önyargı ya da uzak durma hali gösteririz? O’nsuz olan kim ya da neresi var ki sadece habersiz olanlar vardır, eğer ki O’nun var’lığından hak’ikat’ten haberdarsan kimseye ne tek söz ne aşağılama olmamalıdır, kaldı ki bir yönelişte isen ona uygun davranmak gerekir.
Kâmil insan’ın sınavı çok ağırdır, bir’liği kapsar, bazen sadakatin sınavıdır, ayıklanma yapar Hakk, ayrışma olur. Ayrışanlar kalanlardır, giden yine Hakk’a hizmet etmiştir, bu şekilde idrak oluşturalım. Dünyaya geliş gidiş gibi, dergaha da geliş gidişler olacaktır. Mürid her daim uyanık olmalıdır, katiyen ne kalana ne gidene tek söz etmemelidir, edeceksek güzellik üzere olmalıdır kalanında sınavı budur ve hep daim olacaktır. Dost güzellik diler, dost ile bir’leştiysen O’nun güzelliği yansır senden, olumsuz her söz nefsindendir, ne dergahta ne gönlünde nefse yer verme, onu yönlendirmek senin elinde, Dost seni nasıl yönlendiriyorsa sende nefsini yönlendireceksin kendine Dost olacaksın.
O’nsuzluk can sıkıntısı yaratır elbet, can gönül boştur. Zahirde boş eve geldiniz, her gün eş çoluk çocuk kalabalık olan bir evdi, o boşluk size ne hissettirirse gönüldeki boşlukta daim bunu hissettirir. Ve bu gönül boşluğunu koca dünya milyonlarca insan dolduramaz.
Bir tek Sen ol yeter şu acize, Sen’inle birlikte kainat gönülde…
Ken’din ile kalmak yani halvet aşk ile baldan tatlıdır. Aşk’ın kimyası muazzam bir çekiş gücüne sahiptir, teslim et ken’din’i Aşk’a yol çıkaracak Sen’i Hakk’ın huzur’una. Aşk’sız tek nefes yoktur aslında ki nefes O’dur, her an içinde olup ta aranan şah damarından yakin olan Hakk, Kendi’ni Sen’de aratırken buldurur işte hakikatli arama budur. Duyguyu akıl ile yönetip aklıda düşünceye bağlamak nefse zulümdür. Yaratılmışlık üzre ol’an insan Hakk’a davetlidir demiştik, bu davet aşkın mektubu yani gönüldeki kur’an’nıdır, okuyan Aşk ile yönelir, O’ Aşk’ı ile bağlılık sağ’lar. Düşünceyi Dost’a nakş’eylemek Sen’i daim O’nda tutar, her hâl aşk’tan aşk’a evrilmektir, bir hal bir hale benzemez ki her günü aynı olan bizden değildirin manası bu olsa gerek. Aşk an içinde yenidir, gün güne değil an an’a uymamalı, her nefeste O’nun sonsuz güzellikleri sende vuku bulmalı, dilimiz zikrimiz her kalp titreyişimiz Aşk ile Aşk’tan olsun, Aşk’ın muhabbeti gönlümüzü can’lı tutsun.
Dönüp dolaşıp aynı yere gelmeyelim can’lar, her an’ımız yeni ve diri olsun, tutalım Aşk ile Dost elini verelim sevgi ile kendimizi, bu feda ediş ebedi hayy’at’a uyandıracak seni, gezdirecek alemleri isimleri içinde bil ki, akledeceksin kur’an’ı indimi hatmedeceksin manası ile her şeyi…
Acziyetimi bilirim can’lar, herbirinize hakk’ikat karşısında yalvarasım var, hiç olan kul O’nun için her şeyi yapar, gel yönel Aşk ile bu senin için olacak tek kâr…HŞY