ASLA UMUDUNU KAYBETME!

Bazen mutsuz olabilirsin ama asla umutsuz olma!
Hayata küsmek, umudunu kaybetmek yerine umutla yaşamak, insanın hayatına umulmadık güzellikler katar.

Alman fizikçi Albert Einstein: “Dünden ders al, bugün yaşa, yarın için umutlu ol.”.

Vazgeçme!

Bir umuttur hayat!

Şilili yazar Pablo Neruda: “Hayat yaşandığı kadardır. Ötesi ya hatıralarda bir iz ya da hayallerde bir umuttur.”

Hayatta karşımıza çıkan zorluklara göğüs germe çabasıdır umut. Yaşanan bazı sıkıntılar veya olumsuzluklardan dolayı insanın hayata bakış açısı değişebilir, ümitsizliğe kapılabilir. Her şeye rağmen asla içindeki umudu kaybetme.

Fransız romancı Nicolas Edme Rétif de La Bretonne: “Umut, insanoğlunun bütün acılarının merhemidir.”.

İnsan, her türlü umutsuz anın kötü etkisinden korunmalıdır. Hayatta yaşanan her türlü mutsuzluğa ve acı veren duygulara gerçekçi bir bakış açısıyla bakmalı.
Her bir durumdan çıkış yolu bulunduğunu unutmamalıdır insan, fakat bu boşu boşuna oturma veya düşünme anlamına gelmediğini, büyük bir azimle çözüm yollarını bulmak için hırslı olmalı ve elinden gelen çabayı göstermelidir.
Daima umutlu olmalı, adımları umutla atmalı, geleceğe dair hayallere umutla sarılmalı, cesaretle yürümeye devam etmelidir.

Umudun seni terk etmesine asla izin verme. Zamana , hayata  karşı umutla beraber yürümeyi asla unutma. Doğru günü, doğru anı bekle….

Umut, duyguların en değerlilerindendir. İnsana moral verir, kişinin ufkunu açarak önünü görmesini sağlar.
Umudu olmayan insan, karamsarlığa kapılır. Hiçbir şeyi gerçekleştiremeyeceğini düşünür.
Umut ise, güzel bir yaşamın kaynağında yer alır. Hayat her zaman yüzümüze gülmeyebilir. Bu durum, zor günler de yaşanabileceği anlamına gelir. Böyle bir durumla karşı karşıya kalındığında umut gibi bir kalkana sımsıkı tutunmalı. Umut, insanları yaşama bağlayan en etkili duygudur. 

Umut ettikçe aşılması güç gibi görünen engeller, aşılmış olur. Umutlu bir şekilde yola devam etmeli. Karamsar olmak, zaten en baştan kaybetmek demektir. Önemli olan umut etmektir. Umut, olmadan başarıya ulaşmak asla mümkün değildir. Çünkü başarı için, her şeyden önce umut gelir. Ardından inançlı ve azimli bir şekilde çalışmak gerekir. Böylece bütün zorlukları kolay bir şekilde aşacağına inanmalıdır insan. 

Hiç şüphesiz umut, hayatta başarılı olmanın, hedeflere ulaşmanın sihirli bir anahtarıdır. Bu anahtarla her kapı açılır. Yeter ki umutlu olmayı bilmek ve ona inanmak. Yani hayatta hiçbir şeye kolay ulaşılmıyor. Bazen çok zor zamanlarla karşılaşılıyor. Böyle anlarda vazgeçilirse yenilgiyi kabullenmiş olunur ki bu da umudun ruhuna aykırıdır. En doğrusu kararlı olmak, umut etmek ve hayallere ulaşmaktır. Ne olursa olsun, ne ile karşılanırsa karşılanılsın, umut asla kaybedilmemeli. Umudunu kaybeden birinin, başka kaybedecek hiçbir şeyi yoktur. Dolayısıyla umut, aslında her şeydir. Sonuç olarak hayatı güzelleştiren ve ona anlam katan en önemli duygu umuttur. Bundan dolayı umut hakkında kararlı olmalıdır insan. Umudunu her zaman diri tutmalı. Yaşama sevinci için, hayata sevgi ile bakmak için buna her insanın ihtiyacı var. Umudun olduğu yerde yaşam vardır.

Brezilya’lı yazar Paulo Coelho: “Umutsuzluğa teslim olma, yoksa yüreğinle konuşmana engel olur. Yüreğimizi neden dinlemeliyiz? Çünkü yüreğin neredeyse hazinen de oradadır. Kendi yüreğini dinle. Yüreğin her şeyi bilir, çünkü Evrenin Ruhu’ndan gelmektedir ve bir gün oraya geri dönecektir.”
Umut, insanı yaşatır!
Umudun olduğu yerde yaşam vardır. Umut olduğu sürece her şey mümkündür

Yunan filozofu Aristoteles: “Umut olduğu sürece herşey mümkündür. Umut insanı uyandıran bir rüyadır.”.

Her zaman umut vardır!
Hayat inişler ve çıkışlarla doludur. Zorlu veya sıkıntılı günler insanı olumsuzluğa ya da karamsarlığa çekmemelidir. Her ne yaşanırsa yaşansın, hangi sıkıntılarla karşılanırsa karşılansın, hayat devam ediyor. Çaresizlikler içinde mutlaka bir ihtimal her zaman bulunuyor.

Hz. Mevlâna: “Üzülme! Çünkü yaradan umudu en çaresiz anlarda yollar. Unutma! yağmurun en şiddetlisi en kara bulutlardan çıkar.”.

İnsanın yaşama boyunca geleceğe hep umutla bakması yani “gelecekten umutluyum” demesi çok önemlidir. Belki de yaşamın bir kuralıdır yarınlara umutla bakmak.
Bazen insan umudunu kaybedebilir…
Umudunu kaybeden insan girdiği karanlık yollardan çıkamaz, kaybolur gider.
Her ne durumda kalırsa, çaresizlik içinde kıvransa, umutlu olmaktan asla vazgeçmemeli, ümit ederek yaşamaya devam etmeli.

Eski Yunan’ın yedi bilge’sinden ilki olan Miletli Thales: “Her şeyin yok olduğu anda bile umut vardır.”.

En zor anılarda bile kaybetmeyin umudunuzu!

İnsan unutmamalıdır ki umut, istekleri gerçekleştirmek için yeni yollar bulmak ve vazgeçmemektir. Bundan dolayı yaşamda karşılaşılan güçlüklerle baş etmede, olumsuz koşulları iyileştirmede ve hayalleri gerçek kılmada umutlu olmak çok önemlidir. Aslında umut, akıl gözü ile daha iyi bir geleceğe doğru yolu görebilmede, belirli engelleri ve tuzakları kabul ederek onları aşabilmek için cesaret verir. Hedefe doğru insanda güç hissetmesini sağlar.

Fars edebiyatının en büyük şairlerinden Sadî – i Şîrâzî: “En büyük felâketler içinde bile ümidini kaybetme, unutma ki ilik sert kemiğin içinden çıkar.”.
Umut olmadan nasıl yaşanır ki?
Ne zaman, nerde, ne çıkar karşımıza bilemiyoruz… Sonunu bilmediğimiz yollardan yürüyoruz belki de çoğu zaman…
Karamsarlık niye?

Dünyanın bir imtihan yeri olduğunu hatırlayacak olursak sabır ve umut en çok tüketmemiz gereken iki önemli şey.. Aslında umut, başarmak için yol bulmak, sıkıntı veren şeylerden kurtulmak, sorunları çözmek için yapabileceğine inanarak amaca ulaşmaktır. Sözün kısası bir hayat duruşudur.

Hz.Mevlâna: “Asla umudunu kaybetme, sevgili kalbim , mucizeler görünmezin içinde yaşar.”.

Umudunuzun hiç bitmeyeceği güzel ve mutlu günler…