Türkiye, hayırlısıyla bugün bir seçime giriyor. Seçimin sonucu şimdiden vatanımıza, milletimize, her il ve ilçemize hayırlı olsun. Seçim dönemi o kadar enteresan geçti ki, her gün gazete ve televizyonlardan bir belediye başkan adayı hakkında haber işittik.
İşin siyasi boyutuna girmeyeceğim. Herkesin her ilde sevenleri de olacak, sevmeyenleri de. Herkes herkesi destekleyebilir. Demokrasi de zaten bu demektir. Özellikle son yıllarda demokrasi ve özgürlüğü o kadar yanlış kullanmaya başladık ki birbirimize hakaretler etmeye başladık. Hatta bazı yerlerde kavgalar çıktığına da şahit olduk.
Tahammül edemiyoruz birbirimize. Maalesef ki sabrımız da bitmiş. Karşıt görüşler bir araya geldiği zaman sadece bir kıvılcım büyük bir yangın çıkarmaya yetiyor. Bir de sırf gösteriş olsun diye ya da karşısındakini sindirme maksadıyla (daha başka maksatlar da olabilir) kendi insanımıza sokak ortasında hakaretler edenlerin ve saldıranların görüntülerini izlemek de ayrıca üzüyor bizleri. Bunu bir de sosyal medyadan paylaşacak kadar alçalmış olanlar da var. Bazıları da ‘sözde’ üst düzey kişiler. Karşısındaki insanın durumuna bakmadan, hatta daha da ileri gideyim, nereden geldiğini unutarak konuşan bu kadına en güzel cevabı yine muhatap olduğu genç verdi. Hoşgörüsüyle ve efendiliğiyle karşısındaki kişiye bir ders verdi.
Herhangi bir siyasi partinin çığırtkanlığını yapmayacağım. Sadece duruşumuzu ve fikrimizi kendimize saklamamız gerekiyor. Hoşgörüyü unutmamalıyız. Bizler bu memleketin insanıyız ve unutmamalıyız ki her yer farklılıklarla güzel. Kavga, gürültü, hakaret… bunlar hoş şeyler değil.
Gerçek demokrasi ve fikirlere saygıyı ancak ve ancak bu şekilde yakalayabiliriz. Bugün gerçekleşecek seçimlerin tekrar hayırlı olmasını niyaz ediyorum. Sonucu ne olursa olsun hepimizin oyu eşit, hepimiz bu ülkenin insanıyız. Farklı siyasi fikre sahip olmak kimseyi kimsenin önüne geçirmez.
Saygılarımla efendim.