1984 senesinde düzenlenen Kış Olimpiyatları etkinlikleri, o dönemde Yugoslavya’nın Sarajevo kentinde düzenlenmişti. 49 ülkeden katılan 1272 sporcu ile ülkemizden de toplam 7 sporcu katılmış ancak derece alamamışlardır.
8-19 Şubat tarihlerine düzenlenen etkinliklerde katılan ülkeler olimpiyatların sonunda sadece Sarajevo insanının misafirperverliğinden bahsederek ayrılmışlardı. Bu olimpiyatlarda bir diğer önemli nokta ise daha önce düzenlenen (1980) Olimpiyat oyunlarına 13 ülke katılmışken 84 Sarajevo Olimpiyatlarına ise 49 ülke katılması olmuştur. Bu da o dönemde Tito’nun Sovyet Rusya döneminde gördüğü baskıya bir nevi destek olmuştur. Lakin kimsenin 8 yıl sonra burasının insanlık tarihinin en büyük katliamına tanık olacağı aklının ucundan da geçmemiştir.
Her sene 8 Şubat tarihinde sembolik olarak yakılan olimpiyat ateşi ise bu sene EYOF (Avrupa Gençlik Olimpik Kış Festivali) etkinlikleri başladı. Geçtiğimiz günlerde görkemli bir törenle başlayan etkinlikler 16 Şubata kadar sürecek. EYOF 2019’da Alp disiplini, artistik buz pateni, biatlon, curling, kayaklı koşu, kısa mesafe sürat pateni, snowboard ve buz hokeyi gibi 8 branşta yarışacak olan sporcuların çekişmesine şahit olacağız. Türiye’den ise 6 branşta toplamda 34 sporcu müsabakalara katılacak. Hatırlanacağı üzere 2017 EYOF, Erzurum’da yapılmış ve dönemin Bosna-Hersek Başbakanı Denis Zvizdic de Türkiye’ye olan desteklerini iletmişti.
Olimpiyatların sloganı ise “Hep birlikte inşa ediyoruz” oldu. Özellikle bu dönemde Balkanlar adına çok manidar bir slogan olmuştur. Hersek bölgesinde yaşayan Hırvatların entite istemesi ve Bosna-Hersek içerisinde bulunan Sırp Cumhuriyetinin ayrılıkçı tavrı üzerine bu etkinliklerin düzenlenmesi ülke adına olumlu şeyler gösterecektir.
Bu tarz etkinliklerin bu ülkelerde yapılmasının bir diğer olumlu yanı ise zaten ekonomik anlamda zorluk çeken Balkan ülkelerinin bu şekilde tanıtılması ile turizme katkısı olacaktır.
Yine de eleştirilmesi gereken bir konu da Bosna-Hersek Başkanlık Üyesi olan Milorad Dodik’in katılmamasıdır. Sizler istemeseniz bile bu ülkede Boşnaklar, Hırvatlar ve Sırplar beraber yaşamak zorunda. İşte burada Sırplar muhalefetlerine devam etmektedirler. Bu yazıda çok fazla siyaset ile alakalı yazmak istemiyordum ama bazı yerlerden o konuya çekiyor insanı ister istemez. Sizlerin o Sırp Cumhuriyeti olarak tanımladığınız bölgede nüfusun yarısından fazlası Müslüman iken orayı nasıl Bosna-Hersek’ten ayıracağınız ayrı bir merak konusu. Ayrıca burada yaşanabilecek herhangi bir gerilimden de sorumlu olacağınızı unutmayın.