Uzun bir süredir yazı giremedim öncelikle bunun için sizlerden af diliyorum yazıma bu şekilde başlamak istedim. Bir önceki yazımda okumak konusunu işlemeye çalışmıştım yazımı bitirirken de gelecek yazımda insan kendini nasıl mı okur diye bir soru yöneltmiştim. Açıkça söylemek gerekirse bu yazıyı yazmak konusunda çok tereddüt içinde kalmıştım çünkü ben denizin dili dönebilir mi bilgisi yeter mi emin değildim. Hatta öyle olduğuna eminim. Sizlerin samimiyetine ve affına sığınarak bir iki cümle kurmaya karar verdim.
İnsan kendini nasıl okur? Bu soruda benim için çok cevap var lakin her aklımdan geçeni bu yazıda yazarsam sizleri de sıkmış olurum kendimde işin içinden çıkamam maalesef. Konuya gelecek olursam her insan bir istidaata sahiptir yani bir cevhere, bu Rabbimizin bize sonsuz nimetlerinden birisidir. Bu öyle bir cevherdir ki onu keşfetmeli ve onu Hakk ile Hakk yoluna hizmet amaçlı kullanmalı. Bu işlem de ben denize göre insanın kendisini okumasının bir ilk adımıdır.
“İnsan alemde alem insanda gizlidir” demiştim bir önceki yazıda. Bu demek oluyor ki koskoca bir alem insanın her zerresine intikal etmiş, işlenmiş durumda. Sinir sistemimizden tutun kornealarımıza, parmak izimizden hücre yapısına kadar her biri kainattaki bazı nesnelere olaylara benzemekte. Bu somut olarak bir kanıt niteliğinde bir bilgi olmakta. Bununla beraber alem insan ilişkisi yine insanın kendisini okumasında kilit bir noktadır. Çünkü Rabbimiz esmalarını her bir nesnede tezahür ettirmiştir. İnsan bunun başındadır. Cümle mevcudatı gözlesin, anlasın onda olan her esma alemde bir yerde mevcut.
Esmalar insanın okumasında en önemli temel unsurdur her insan bir esma taşır. Ve özetlemek gerekirse kendini okumak: insan bir yol gösterici yani mürşidin yardımı ile bu esmasını bulmaya çalışmasıdır. Uzun bir süreçtir çünkü yedi zorlu iklim aşması gerektir ve dahi bu acizin bilemeyeceği daha nice yolu vardır kendini bulmanın. Kısacası kendini okumanın neticesidir kendini bulmak.
Belki de sorduğum soruyu net bir şekilde cevaplayamadım ancak bu acizin gönlünden, dilinden ve elinden gelen bu kadar. Hatalar affola efendim.
I agree with your points, fantastic post.