Heyecan dolu bir haftayı geride bıraktık. 1. Lig’de ve Süper Lig’de üst sıraları ilgilendiren çok önemli karşılaşmalar oynandı. Şampiyonluk yarışında başlayan kopmalar zirvedeki takımları da göstermekte. Cumartesi günü 1. Lig’de olduğu gibi. Süper Lig’e tekrar yükselen Çaykur Rizespor ve Ankaragücü takımlarına tekrar hoş geldiniz diyelim.
Süper Lig’de Akhisarspor’a kaybedilen karşılaşmadan sonra büyük bir toparlanma içinde bulunan Fenerbahçe’de zirve iddiası son haftaya kadar sürecek gibi görünüyor. Kasımpaşa karşısındaki etkili oyun ve alınan 3 puan taraftarlardan geçer not aldı. Biraz da taraftarların “neden bu oyunu sezon başından beri oynamadılar ki?” dediklerini duyar gibiyim. Fenerbahçe’nin ligdeki durumunun nasıl bu hale geldiğini daha önceki yazılarımızda anlatmıştık. Dolayısıyla tekrar tekrar anlatmakta bir fayda yok.
Kupada oynanan mücadelenin kaldığı yerden devam edeceğini daha önceki yazımızda belirtmiştik. Karara saygı göstermeyen Beşiktaş, bu maça çıkmama kararı da aldı. Kendilerini buradan aklı selime davet ediyorum. Hakem tatil etmeden sahadan çekilmek hükmen yenilgi demektir. Siz kimin kararıyla soyunma odasına gidiyordunuz ki? Bu birincisi. Maçın hakemi hiç bir şekilde saha dışı olaylardan dolayı rapor tutamaz. Bu iş sah gözlemcisinin işidir. Şenol Güneş, kendini çıkış tünelinde yere attı.
Kupa maçında karar olarak hükmen yenilgi çıkmaması Beşiktaş adına çok büyük bir şanstır. Ancak maça da çıkmazlarsa prestij açısından büyük kayıp yaşarlar. Bizden söylemesi.
Kafasına beş dikiş atılan Şenol hoca acaba Skrtel’i gördü mü? Baş kısmında meydana gelen kanamalar böyle oluyor maalesef. Ancak Şenol hocanın başında kan yoktu bile. Dolayısıyla ajitasyonu bir kenara bıraksınlar. Gündem yaratmak için her şeyi kullanıyorlar. Bunun tek sebebi Beşiktaş’ın kendini lig üstü bir takım olarak görmesidir.