11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül dün itibariyle aday olmayacağını açıkladı.
Günlerdir gündemde Gül’le ilgili birçok iddia ortaya atıldı.
Çatı aday dendi, Erdoğan’ı bir tek Gül geçer dendi, kapalı kapılar ardında görüşmeler sürüyor dendi.
Dendi de dendi.
Birçok iddiaya karşılık bir yanıt beklenirken Gül’de çıt çıkmadı.
Dahası FETÖ elebaşısı Gülen tarafından Gül kokulu şiirlerle ima bile ediliyor iddiaları ortaları karıştırdı.
O kadar siyasi tecrübesi olan ve hayatında gelebileceği en üst makama gelmiş ve bilgiyle donanmış bir siyaset adamı olarak bunlara karşı tek ses çıkarmadı.
Herkes bir açıklama beklerken ses çıkmaması aday olacak iddialarını kabul edecek olduğu da düşünüldü.
Hal böyle olunca kardeşlik alt üst oldu.
Sert eleştirilere bile karşılık verilmedi. Günler geçti bir açıklama geldi ve aday olunmayacağı söylendi.
Madem aday olmayacaktın da be adam neden günlerdir gündemi meşgul ettin?
AK Partiyi ve siyasi geçmişini yıprattın. İsmini boş yere asılsız iddialara karıştırdın.
AK Partideki kardeşliğine halel getirdin.
Gül gibi ne güzel koku kalmıştı siyaset tarihinde bıraksaydın da öyle kalsaydı neden kokunu nahoş ettin?
Bir de açıklamada dikkat çeken detay güçlü bir mutabakat olmadı ifadesi.. Olsaydı aday olacaktın yani!
Hem bir taraftan bunu ima ediyorsun hem de beklentim yok diyorsun. Çelişkili ifadelerle kendine yazık ediyorsun!
AK Parti tabanı başta olmak üzere halktaki itibarını da zedeliyorsun.
Ne serden geçerim ne yardan derken hem serden oluyor hem yâri kaybediyorsun.
Bahçeli’nin de dediği gibi kardeşliğini gösterip vefa borcunu ödeyerek Kardeşim Gül’e karşılık Kardeşim Erdoğan diyebilseydin!
Hadi diyemedin diyelim çıkıp cesaretle bende aday olacağım deseydin!
Hadi olmayacaktın diyelim öyleyse neden kamuoyunu karman çorman edip dillere ismini pelesenk eyledin?
Siyasi tecrübe bunu mu gerektiriyordu?
Aslında hesaplar açıktı!
Aslında Gül aday olacaktı. Lakin Kılıçdaroğlu, başta PM üyeleri olmak üzere partisini ikna edemedi.
Dahası Akşener’i de vazgeçiremedi.
Bir tek Karamollaoğlu tamam diyebildi.
Hal böyle olunca güçlü bir mutabakat sağlanamadı.
Akşener çıktı ben koltuktan vazgeçmem aday olacağım dedi!
Özgül Özel, hiçbir zaman Gül adayımızdır demedik ki dedi.
Muharrem İnce, adayımız Gül olursa ben Erdoğan’a veririm dedi.
Ee tabi Kılıçdaroğlu köşeye sıkışarak geri adım attı.
Burda olan Gül’e oldu.
Hem isminin çok geçmesinden ve hakkındaki iddialar dolayı kendi yıprandı hem de AK Parti’nin yıpratılmasına zemin hazırladı.
Partiden iyice uzaklaşmasına sebep olurken partililerde sert eleştiriler alarak bütünlüğün bozulmasına sebep oldu.
Bu tavrı ona sempatiyle bakanları bile hayal kırıklığına uğrattı.
Haliyle Gül, milletteki gül kokusunu kaybetti.
Hesaplar ise başka bahara kaldı.