İki hafta önce Priştine’de gerçekleştirilen FETÖ operasyonu sonrasında Kosova Cumhurbaşkanı Hashim Thaçi ikircikli açıklamalar yapmıştı. İlk olarak operasyonu tasrif etmediğini söyleyen Thaçi daha sonra operasyonun devletin güvenliği için yapıldığını açıklamıştı. Peki, bu ikili oyunun sebebi ne?
Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk ve nizam devletidir. Hiçbir şahıs başka bir ülkeden zorla getirtilemez ya da kaçırılamaz. Son zamanlardaki iade taleplerimizi muhatap olduğumuz ülkelere hep ilettik. Bunların geri dönüşleri her ne kadar çoğunlukla olumsuz olsa da Kosova’da durum farklı. Bir ülkenin en üst makamında oturan kişiden habersiz uluslararası bir operasyon yapmanız imkansızdır. Sadece Thaçi değil, bu operasyonun bilgisi Haradinaj ve Dışişleri Bakanlığı’na da verilmiş olma ihtimali çok yüksektir. Dış ülkelerden aradıkları kişileri herhangi bir anlaşma olmaksızın paketleyip getirenler sadece hukuk tanımayan devletlerdir.
Kosova’daki istihbarat teşkilatının başındaki kişi Driton Gashi, doğrudan cumhurbaşkanlığı makamına bağlıdır. Gashi, Thaçi’den habersiz böyle bir operasyona izin veremez. Hal böyle olunca da akıllara bir soru daha geliyor: Madem Gashi direkt olarak Thaçi’ye bağlı, Thaçi neden Gashi’ye sahip çıkmıyor?
Thaçi, Sırplar tarafından ‘yılan’ olarak tanımlanır. Malumunuz yılanda omurga yoktur. Bu ‘omurgasızlıkla’ yaptığı açıklamalardan biri de FETÖ operasyonu sonrasında geldi. Thaçi operasyonun hemen ardından “Ülkemizde yaşayan ve çalışan yabancı vatandaşların insani haklarını, yetkili kurumlarımız savunmadıkları için hayal kırıklığına uğramış bulunuyoruz.” dese de çok değil, sadece bir gün sonra yaptığı açıklamada “AKİ’den, Türk vatandaşlarının neden gözaltına alındığına dair ayrıntıların yer aldığı bir rapor aldık. Bu kişilerin gözaltına alınması ve sınır dışı edilmesi, Kosova’da yaptıkları yasa dışı ve tehlikeli faaliyetleri ile ilgilidir.” ifadelerini kullandı.
Buradan çıkarabileceğimiz sonuç da şudur. Hashim Thaçi duruma göre hareket eden, güvenilmez biridir. Sırbistan tarafından, tıpkı Başbakan Ramush Haradinaj gibi savaş suçlusu olarak gösteriliyor ve Lahey Adalet Mahkemesi’nde yargılanmaktan çok korkuyor. Bu nedenle de Amerika’nın sözünden dışarı çıkamıyor. Fakat Thaçi, Türkiye’yi de kaybetmeyi göze alamıyor. Çünkü Türkiye, Kosova’ya her daim destek verdi. Saat farkı nedeniyle Kosova’yı tanıyan ikinci ülke Türkiye. Kosova’da dış temsilcilik açan ilk ülke de Türkiye. Kosova’ya barış gücünü ilk gönderen, bu barış gücüyle Kosova halkına çeşitli hizmetlerde bulunan da Türkiye. Kosova Polis Gücü’nü eğiten ve halen devam eden, Kosova Savunma Gücü’nü (FSK) eğiten ve donatan, Kosova İstihbarat Ajansı’nı (AKI) eğiten de Türkiye’nin istihbaratı, polisi ve askeri. Kosova- Türkiye ilişkilerinin bu olay nedeniyle etkileneceğini düşünmüyorum.
Kosova Cumhurbaşkanı Hashim Thaçi, Başbakan Ramush Haradinaj ve Meclis Başkanı Kadri Veseli’nin çocukları FETÖ’nün okullarında eğitim görmekte. İşin ilginç bir yanı daha var. PDK uzun zamandır Kosova’da iktidarda ve iktidar partisine mensup bürokratların çocukları hep FETÖ okullarında eğitim görmüş. Bu karşılıksız bir ilişki değildir elbette. Kosova’daki hükümet, FETÖ’ye her zaman çok geniş imkanlar tanımıştır. Mesela Prizren’in eski Belediye Başkanı Ramadan Muya, FETÖ mensuplarına 50 bin metrekarelik bir arazi tahsis etmiştir. Benzer bir durum da Uluslararası Adem Jashari Havalimanı’na en yakın şehirlerden biri olan Lipyan’da yaşandı. Dönemin belediye başkanı Shukri Buya, Priştina – Üsküp yolu üzerindeki 52 bin metrekarelik bir araziyi, 99 yıllığına FETÖ’cülere verdi. Sonuç olarak Kosovalı askerlerin, Kosova halkının kanlarıyla sulanan bu topraklar, FETÖ’cülerle dolduruldu. FETÖ’nün Priştine, Prizren, Yakova ve Lipyan şehirlerinde okulları bulunmakta. İpek ve Gilan’da da öğrenci yurtları bulunmakta.
Kosova halkının büyük bir kısmı Türkiye’yi ve Türkleri severler. Biz de onları severiz. Amerika’nın ve FETÖ’nün oyuncağı haline gelmiş siyasetçiler yüzünden kardeşliğimizi bozmasına da müsaade etmeyiz. Bunun bir de basın ayağı var tabi. Bir avuç FETÖ mensubu Kosova’daki basına yön vermekte. Dolayısıyla Kosova siyaseti ve Kosovalıların zihinleri bunlardan dolayı kirlemiştir. Bu noktada da bize büyük iş düşmekte.
Pazar günü diğer Balkan ülkelerini ele alacağız, inşallah.