Geçtiğimiz hafta Kosova Sağlık Bakanlığı, Prizren şehrindeki Aile Sağlığı Merkezi’ne eleman alınacağını duyurdu. Prizren’de bir evde bile konuşulan üç dil Arnavutça, Boşnakça ve Türkçedir. İşin üzücü yanı bu ilanın sadece Arnavutça ve Boşnakça yayınlanması oldu. İlanın Türkçeye tercüme edilmesi göz ardı edilmişti.
Kosova Meclis kararına göre Prizren şehrinde Türkçe resmi dildir. Hatta kara yoluyla Prizren’e girdiğiniz zaman Arnavutça, Boşnakça ve Türkçe ‘Hoşgeldiniz’ tabelalarıyla karşılaşırsınız. Halkın da büyük bir bölümü Türkçe bilir. Bu sebeptendir ki, Prizren’e gittiğiniz zaman çok da yabancılık çekmeden, dil problemi yaşayacağım kaygısı yaşamadan şehirde rahatça gezebilir, alışveriş edebilir, herhangi bir kafede soluklanabilirsiniz. Türkçenin böylesine yoğun konuşulduğu bu güzelim Osmanlı mirası şehirdeki bu hareket çok üzücüdür.
Kosova Sağlık Bakanlığı kendisiyle büyük bir çelişki içindedir. Çünkü 2005 Eylül’ünden beri Arnavutça ve Boşnakça olan sevk kağıtlarına Türkçe de eklendi. Bu hareket Türkçeye de yer vermek için kararlılık olarak algılandı. Fakat o tarihten 12,5 yıl sonra Türkçe silinmeye başlandı.
İşin tarihi boyutuna da kısaca bir bakalım.
20 Mart 1951’de Türklerin hukuki varlığı tanınırken, Türkçe eğitim yapılmasına da karar verilmiştir. 1963 yılında Arnavutlara verilen kültürel ve dilsel haklar aynı oranda Türklere de verilmiştir. 1974 anayasası ve 1977 yılına ait bir yasada ise Türklere, Arnavut ve Sırplara verilen hakların tamamen aynısı verilmiştir. Böylece Türkçe devlet dairelerinde, eğitim kurumlarında, basın ve yayında kullanılması için herhangi bir engel kalmamıştır. Tarihlere dikkat edecek olursa bu olaylar Yugoslavya zamanında olmaktadır.
1989 yılında Kosova’nın özerkliğinin kaldırılması Sırpçanın egemenliğini başlatmıştır. Arnavutça ve Türkçe elde ettiği kazanımları kaybetmiştir ki o zamanlar bölgenin Arnavut nüfusunun ağırlıklı olduğu düşünülürse bu çok manidardır. 1991 yıllarında çıkan anayasasında Sırpça açıkça belirtilmiş, diğer diller ise ‘halkın kullandığı diğer diller’ olarak belirtilmiştir. 1999 yılında NATO’nun bölgeye girmesinin ardından bölgeye tekrar çok kültürlü ve dilli yapısının kazandırılması amaçlanmıştır. Fakat bunun için oluşturulan UMNIK, Türk nüfusa ve Türkçeye olumsuz yaklaşmıştır.
Şimdi biraz da siyasi tarafını inceleyelim.
Kosova’nın mevcut hükümeti Amerika güdümündedir. Bunu açıkça yazmak zorundayım, zira gördüklerimi de sizlerle paylaşmazsam bu tezim çürür ve sadece kuru bir iftira olarak burada yazılı kalır. Çok şükür, geçtiğimiz yaz hem Priştine’ye hem de Prizren’e gitme fırsatı buldum. Priştine’yi daha önce bilmeyen biri olarak her yeri kalacağımız otele gidene kadar inceleme fırsatı da buldum. Bir apartmanın tepesinden aşağıya kadar gördüğüm Bill Clinton resmi ise Amerika’nın Kosova’ya ne kadar müdahil olduğunu ve olabileceğini gösteriyordu. Diye düşünüyordum ki, bu daha hiçbir şeymiş. Birkaç gün sonra gittiğim Prizren’de ise moralim daha çok bozuldu. Prizren’in Şadırvan Meydanı meşhurdur. Meydandan şehrin doğusuna doğru Bistrica Nehri’nin kıyısından giderken büyücek bir meydana çıkarsınız. Burada çeşitli pastaneler ve restoranlar bulunur. Bahsettiğim bölgeye ise kocaman bir Donald Trump heykeli inşa ediliyordu. Kendimi tutamadan ‘Bunun burada ne işi var?’ dedim. İşi buymuş demek ki, Kosova’nın tüm damarlarına işlemek.
Kosova Meclisi’nde milletvekili olan bir şahıs da Aralık 2016’da Priştine’deki Yllka (Yıldız) Koleji’ne gitti. Yllka bir FETÖ okuludur. Aynı şekilde Prizren’de bulunan Namık Kemal Koleji de. Amerika jet bir kararla bu okulları kapattırmadı. Yllka Koleji’ne giden şahıs da bunun sadece bir ‘ziyaret ve denetleme’ olduğunu söyledi, sunduğu rapora ŞER DÜŞEMEDİ. İşte Amerika böyle etkili Kosova’da.
Eğer Kosova hükümeti Türkçeyi bitirmeye çalışıyor ve bunu Amerika’nın emriyle yapıyorsa çok yazık. Gerçi Cumhurbaşkanı Hashim Thaçi, BMGK’deki Kudüs oylamasında olsalardı Amerika’nın yanında olacaklarını da söyledi. Arnavut kardeşlerime sesleniyorum. Biz tarih boyunca beraber yaşadık. Aynı mahallede, sokakta oturduk. Kimbilir, belki de komşu olduk birbirimize. Bu yüzden Kosova halkı Türkçeye sahip çıkmalıdır.