Orta Çağ Aksu şehri’nde el sanatları dükkanları genellikle evler gibi yapılmış, bazen çardakları da olmuştur. Bele çardaklardan biri 3. kazı alanında demirci dükkanında belirlenmiştir. Aynı dükkanda çok sayıda fırınlar, ocaklar ve taş tezgahlar bulunmuştur. Bu düzeneklerle yanısıra, kazı alanında 150 kilogramdan fazla demir atıkları toplanmıştır. Bu aynı dükkanın nasıl yoğun faaliyet gösterdiğinden haber verir. Bu büyük demirci dükkanının yanında küçük bakırcı dükkanı ve kemik işciliği dükkanı bulunmuştur. Bakırcıların eşyalarla yanısıra, bakır sikkeler için kalıplar hazırladıkları da belirlenmiştir. Kemik işciliği yapan ustalar ise genellikle büyükbaş hayvanların karık kemiklerini, ceylan ve geyik boynuzlarını kullanmışlardır. Kemikten tarak, bıçak ve hancer destesi, süs eşyaları ve düğmeler hazırlanmıştır.
En ilginç dükkanlardan biri boyacının dükkanıdır. Bu bulgu şehir ahalisinin verdiği verginin genellikle boyacılıktan geldiğini kayda geçiren yazılı vergi belgelerini de onaylamaktadır. Bulunan boya küpleri ve etrafına saçılmış boya tozları analiz için Marmara Üniversitesi’nin professoru Recep Karadağ’a gönderilmiştir. Analiz neticesinde belli olmuştur ki, hemin boya doğal bitki menşeli olub, kökboyadır (latınca Rubia Tinctorium L.). Kökboya üretimi ve ihracatı 18. yüzyılın önemli olaylarındadır, bazen aynı yüzyılı bu sebebten Kökboya yüzyılı da adlandırırlar.
Şehrin evleri ve dükkanları ile yanısıra çok ilginç mimarlık planı olan büyük kamusal binalar da bulunmuştur. Onlardan yeraltı hamam, Cüma mescidi ve buzhaneni özellikle belirtmek mümkündür. Yeraltı hamamın giriş kapısı, hamama dahil olan merdiven, hamama gelen taş döşenmiş yol, hamama birleşik yardımcı odalar, aynı odalar karşısındaki taş döşenmiş geniş meydan ve fevvaresi tetkik edilmiştir. Hamam merkezinde fevvaresi, kenarlara doğru hücrelere benzer bölmeleri olan dinlenme odasından, soyunub giyinme odasından ve havuz-odalardan ibarettir. Hamam döşemenin altı boyunca işlenmiş mükemmel isitme sistemine maliktir. Duman ve ısının hareketi, devir etmesi için yontulmuş kireç taşlarından ve tuğladan ısı sistemi oluşturulmuştur. Başlanğıcını hamamın doğu kenarında yerleşen ve üstü tonozlu şekilde bağlanan ocaktan alan ısı sistemi hamam odalarının döşemesinin altı ile soyunub giyinme odasının batı duvarınadek uzanar ve oradan iki adet baca ile binanın üstüne çıkar. Hamamın üstü bütünlükle çökmüştür.
Yalnız bazı yerlerde kalan yapıların hisseleri binanın üstünün tuğladan tonozlu şekilde örtüldüğünü gösterir. Hamamın diğer hisselerinin, özellikle de dinlenme odasındaki fevvarenin devresinde olan hücrelerin de üstü tuğlayla tonozlu şekilde bağlanmıştır. Soyunub giyinme odasından dinlenme odasına geçidin üstünün de tuğla ile tonozlu formada bağlandığı gözlemlenmektedir. Hamamın içerisinin işıklandırılması onun üstündeki taş günbetlerde oyulmuş gözlük pencerelerden düşen güneş işığı vasıtası ile olmuştur. Araştırmalar zamanı hamamın içerisinden bir adet büyük, daha bir adet ise nispeten küçük ölçülü taş günbet bulunmuştur. Yapılan araştırmalar, müşahide, mükayise ve tahliller kendisinin mükemmel mimarlık planı, dahili yapısı, özellikle oradaki fevvare, dinlenme odası, habele etrafdaki nispeten elit binalar ve meydan 4. kazı alanında bulunan hamamın şehir elitasına ait obyekt olduğunu gösterir.
5. kazı alanında bulunan Orta Çağ Aksu şehri’nin Cuma mescidi’nin toplam sahesi 576 metrekare (36×16 metir) teşkil eder. Bu, Aksu’da bulunan en muhteşem yapıdır. Mescidin duvarlarının temel hissesi çaytaşından, duvarları ise kerpiçten inşa edilmiştir. Yapıda kullanılan kerpiçlerin ölçüsü 20x20x5 sm-dir. Mescidin inşasında çok sayıda ağaş materyal da kullanılmıştır. Kazı zamanı mescidin ağaç sütunlarının, kapı altlıklarının, ketillerin kalıntılarından ibaret olan çok sayıda ağac materyalların hisseleri bulunmuştur. Ağaç materyallar bir birine genellikle büyük demir çivi ve oltalar vasıtasıyla birleştirilmiştir. Mescid binası muhteşem duvarlarla yanısıra, bir birinden 2,5 metre mesafede yerleşen ağaş sütunlar üzerinde yapılmıştır. Bunu mescidin içerisinde bulunmuş taş sütun altlıkları da gösterir. Mescidde kireç taşından özenle yontulmuş 56 adet sütun altlığı da bulunmuştur. Sütun altlıkları esas hisse, ağac sütunun bütün dairesi boyunca oturduğu pürüzsüz hisse ve sütunların çıkıntısının oturduğu kiçik yuvacıktan ibarettir.
Mescidin sütunlarının meşe ağaçından olduğu öğrenilmiştir. Şirvan bölgesinde şimdi de sakinler ferdi evler inşa ederken sütun gibi daha çok meşe ağaç materyalını kullanırlar. Mescidin döşemesinin toprağı iyice dövülmüş, özenle suvanmıştır. Mescidin güney duvarları boyunca mihrab yeri bulunmuştur. Mescidin pencereleri tonozlu şekilde olub, genellikle tuğla ve kireçle inşa edilmiştir. Kazılar devam ettirilerken yapının harici duvarları boyunca çok sayıda kiremit kalıntıları bulunmuştur. Kiremitlerin hepsi olukludur. Kiremitler mescid dağılarken binanın etrafına tökülmüştür. Bulunan bütöv kiremit örneklerinin az olmasına rağmen, kırık kiremit buluntularının sayı binlerledir. Kiremitlerin çekisi ortalama olarak 800-950 gram, uzunluğu 30 sm, eni en geniş yerde 12 sm, dar hissede 8 sm, kalınlığı ise 2 sm-dir. Mescid binası halen Aksu şehir yerinde bulunan ve üstü kiremitle örtülen ilk binadır. Hesablamalara göre Aksu Cuma mescidi’nin üstünün örtülmesi amacıyla yaklaşık 60 bin adetten çok kiremit kullanılmıştır. Bu ise yaklaşık 50 tona kadar yük demektir. Böyle bir muhteşem yapını inşa etmek mühendis teknik bakımından o kadar da kolay bir iş değildir. Elbette, böyle bir yapının mevcudluğu 18. yüzyılda Aksu’da inşaat kültürünün mühendis teknik planlamasının yüksek seviyede olduğunu gösterir.
5. kazı alanında mescidin kuzeye açılan geniş bahçesi de bulunmuştur. Bahçe çok yerde kireç taşından yontulan büyük hecmli levhalara döşenmiştir. Mescidin bahçesi batı tarafda kireçtaşı ve tuğla, doğu ve kuzey tarafda ise çaytaşı ile örülmüş duvarla çevrelenmiştir. Bahçenin ortasında mescide gelenlerin abdest almaları için özel su kuyusu da vardır. Mescidden bir kadar kuzey tarafında mescidin imamına ait bir mezar taşı bulunmuştur. Onun etrafında ise bir kaç çoçuk mezarı da kayda alınmıştır.