İnsan insanın kurdudur diye bir söylem var batı kültüründe. Türk-İslam kültüründe ise insan insanın yurdu olsa gerek. Efendimiz (sav) el-emin idi. Yani güvenilen insan. İnsana güvenilen olmak, el-emin olmak yakışır. İnsanların dertlerine çare olmak, hiç bir şey yapamıyorsak en azından yargılamadan dinlemek gerek. Efendimiz (sav), bu gün mürşid-i kâmiller insanlığa en güzel ve en doğru örnek kişilerdir. İster madde ister mânâ cihetiyle olsun ellerinden gelenin fazlasını yapmaya çalışırlar insanlar için.

Âl-i İmran Sûresi 144. Âyette Cenâb-ı Allah buyuruyor ki; “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce nice peygamberler geldi geçti. Ölürse yahut öldürülürse gerisingeriye mi döneceksiniz? Kim dönerse bilsin ki Allah’a hiçbir suretle zarar vermez ve Allah şükredenlerin karşılığını yakında verecektir.”

Maalesef ki tamda öyle oldu ve Efendimiz (sav) âlem-i bekâya irtihâlinden sonra topukları üzerinde gerisin geri dönen çok oldu. Efendimiz’ in insanlığa hizmet yönünü reddedip Mekke müşrikleri misâli mal biriktirmeye devam etti insanlar.

İnsanın malının olması kötü bir şey değildir, ancak nerde ve nasıl kullandığı önemlidir. Aç olan insana bir kap çorba ikram edemeyen mal varlığından o kişiye ne? E, Allah gönlüne göre versin.

Yine maalesef ki günde yarımşar saatlik beş vakit namaz ibadeti dışında kapısında kilit var camilerimizin.  Oysa adı “cami”. Cem eden, toplayan, bir araya getiren, birbirine katan ve yaklaştıran demek. Nerde? Bu bir gönül işi, memuriyet olunca böyle oluyor hâliyle. Orası vergi dairesi ya da belediye binası değil ki mesai saatleri olsun.

Eskiden tekkelerin faaliyetleri böyleydi. Yolda kalana yatak, karnı aç olan aş, açıkta kalana çatı vazifesi görürdü. Yolda, belde kalan hiç çekinmeden kapısını çalardı. Orda sıkıntısı giderilirdi.

Birçok âtıl durumda olan cami ve buralarda görev yapan memurun durumu gözden geçirilip işler hâle getirilmeli. Sosyal Hizmet buralardan sağlanmalı.  Vatandaş din görevlisi gördüğü zaman kafasını çevirmemeli. Ama işte gönüllere girmeli, insanın yurdu olmalı bu güzel Din’in görevlileri.

Yorumlar

  • (not be published)