CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: BAŞARAMAYACAKSINIZ!..

Tarih Nisan 11, 2018, 4:31 pm
15 mins

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ekonomi üzerinde oyun oynandığını belirterek, “Ekonomimize saldıranlara sesleniyorum. Başaramayacaksınız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi’nde “Binbir Renk Tek Millet” ismiyle düzenlenen “Büyük Roman Buluşması”nda kürsüye Esat Kabaklı’nın seslendirdiği “Vatanına göz dikeni ez oğlum” isimli türkü eşliğinde çıktı, bu sırada salondaki Roman vatandaşlar da ellerinde Türk bayraklarıyla türküye eşlik etti.

Burdur’da dün trafik kazası geçiren Kabaklı’nın bugün ameliyat olduğunu ve kendisiyle görüştüğünü belirten Erdoğan, kendisine acil şifalar diledi.

Salonda bulunanları Romanca selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kasımpaşa’daki Roman arkadaşlarının ortak anılarını anlattığı videonun kendisini duygulandırdığını, doğduğu, büyüdüğü mahalleye, Kotra’ya götürdüğünü dile getirdi. Erdoğan, “Orada sınıf arkadaşlarım vardı, beraber top oynadığımız arkadaşlarım vardı. O mahallede o kardeşlerimizin ne kadar çalışkan olduğunu görürdüm. Şu anda o tabloyla artık yeniden 10-11-12 yaşıma döndüm. Ama oradan sadece doktor, öğretmen çıkmıyor aynı zamanda cumhurbaşkanı da çıkıyor.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

“BUNLARIN MEDENİYETTEN NASİBİ YOKTUR”

Bakmayın siz Almanların o Nazi uygulamasıyla Romanlara yaptıklarına, bakmayın daha şurada 3-5 sene önce Fransızların Romanları Fransa’dan adeta yurtdışı ettiklerine. Bunlar medeniyiz diye konuşurlar, geçinirler ama bunların medeniyetten nasibi yoktur.

“BİRİLERİ TAKLİDİNİ YAPAR, BİZ ASLINI YAPARIZ”

Sevgili Roman kardeşlerim, sizleri en kalbi duygularımla, hasretle, muhabbetle selamlıyorum. Bugün burada Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde siz değerli Roman kardeşlerimizle bir araya gelmekten büyük memnuniyet duyuyorum.

Birileri bu işin taklidini yapar, biz ise aslını yaparız. Biz yaşarız, birileri siyasi yatırım yapar. Sizler aracılığıyla Türkiye’deki, dünyadaki tüm Roman kardeşlerimize özellikler sevgilerimi, selamlarımı yolluyorum.

“BİZ HEPİMİZ DE BİRBİRİMİZİ ALLAH İÇİN SEVİYORDUK”

Bizim Roman kardeşlerimizle muhabbetimiz, ifade ettiğim gibi çok eskilere, çocukluk yıllarımıza dayanır. Kasımpaşa’da Roman kardeşlerimizle yan yana evlerde büyüdük, sokakta beraber oyun oynadık, kağıttan toplar yaptık, sokak aralarında yuvarladık, yuvarlandık, aynı okula gittik, aynı camide omuz omuza ibadet ettik. Hayatımızın her anını bir arada yaşadık. Bizim için Türk, Roman, Kürt, Laz, Boşnak, Gürcü yoktu. Biz hepimiz de birbirimizi Allah için seviyorduk, Allah’ın bir kulu olarak yürüyorduk.

Ne diyor o güzel Roman şarkısında; ille de Roman olsun, ister taştan, çamurdan olsun. O da Allah kuludur her kim olursa olsun. Evet, hepimiz de Allah’ın kulu olduğumuz için birbirimize de öyle bakıyor, öyle davranıyoruz.

“İNSAN YANLIŞ YOLLARA SAPMA EĞİLİMİNDE BULUNAN BİR VARLIKTIR”

Ülkemizde ayrımcılık hiç olmadı mı? Şimdi de olmuyor mu? Elbette vardı, az da olsa bugün de oluyor. Sadece Romanlara değil, toplumun her kesimine yönelik bu tarz olumsuz düşünceler, tavırlar, davranışlar görülüyor. İnsan eşref-i mahlukat olmasının yanında bireysel ve toplumsal düzeyde yanlış yollara sapma eğiliminde bulunan bir varlıktır. İşte az önce kemaniyi dinledik değil mi? Bir Roman, ama nasıl bir kemani. Konuşturuyor, ağlatıyor… Bakın bu dünyada şu anda ünü olan bir kardeşimiz. Mesele onun ruhundan ne çıkıyor. Mesele, o ruh dışarıya nasıl yansıyor ve ona değer vermek işte eser müessiriyle değerlidir diyor şair. Burada da nereye bakacaksın o eserin sahibine.

“ÜSTÜNLÜK SADECE TAKVADADIR, ALLAH’TAN KORKMADADIR”

Kardeşlerim, Peygamber Efendimiz, veda hutbesinde bakın ne buyuruyor; insanlar rabbiniz birdir, babanız da birdir. Hepiniz Adem’in çocuklarısınız. Adem ise topraktandır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap’a üstünlüğü olmadığı gibi, kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyah olanın da kırmızı olana bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takva iledir. Allah nezdinde en kıymetli olanınız ondan en çok korkanınızdır. Görüldüğü gibi Peygamber Efendimiz, bize insanlara nasıl bakmamız gerektiğinin ölçüsünü gayet açık şekilde gösteriyor.

Irkından, teninden veya bir başka beşeri hususiyetinden dolayı kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece takvadadır. Allah’tan korkmadadır.

“DEMEK Kİ ORADAN CUMHURBAŞKANI DA ÇIKABİLİYORMUŞ”

Hayatımız boyunca hep ‘yaratılanı severiz yaratandan ötürü’ anlayışıyla hareket ettik. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan Başbakanlığımdan Cumhurbaşkanlığı’na hangi göreve geldiysek Roamn kardeşlerimle iç içe oldum, irtibatı hiç kesmedim. İşte aynı mahallede doğduk, aynı mahallede büyüdük. Demek ki oradan Cumhurbaşkanı da çıkabiliyormuş, Başbakan çıkabiliyormuş… Gerek bu tarz toplantılar vesilesiyle gerek illere yapıtımız ziyaretlerle gerekse de Kasımpaşa’ya yaptığım ziyaretlerde Roman kardeşlerimle kucaklaştım, halleştim, helalleştim. İnşallah bundan sonra da ömrümüzün sonuna kadar devam edeceğiz.

“İSKAN KANUNU’NU DEĞİŞTİRDİK VE AYRIMCI İFADELERİ ORTADAN KALDIRDIK”

Biz Roman kardeşlerimize Fransa gibi Fransız kalmayacağız. Tabii Roman kardeşlerimize olan sevgimizi, muhabbetimizi sadece sözde bırakmadık Ülkemizin çok önemli bir rengi olarak gördüğüm Roman kardeşlerimize yönelik olarak mevzuata yansımış olan uygulamaları kaldırdık. Az önce de ifade edildi. 2006’da İskan Kanunu’nu değiştirdik ve ayrımcı ifadeleri ortadan kaldırdık. Yine aynı yıl polis talimatnamesindeki ayrımcı ifadelerin kaldırılmasını sağladık.

2009 yılı sonunda ise Başbakan Yardımcı’mızın başkanlığında Türkiye’nin 36 ilinde faaliyet gösteren federasyonların ve derneklerin katılımıyla bir Roman Çalıştayı topladık. Böylece Cumhuriyet tarihinde Roman vatandaşlarımız meselelerini devletin en üst düzeyinde konuşma, tartışma imkanı buldular.

“31 MERKEZDE TOPLAM 4608 SOSYAL KONUT İNŞA ETTİK”

Roman vatandaşlarımızın konut sorunlarını çözmek için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’mız ile TOKİ’nin iş birliğinde bir proje başlattık. Ülkemizin farklı yerlerindeki 31 merkezde toplam 4608 sosyal konut inşa ettik.

Roman kardeşlerimizin aylık 130 lira taksitle ödemesini yaptıkları bu konut projesini maalesef devam ettiremedik. Çünkü yapılan sosyal konutlar TOKİ’nin genel konsepti gereği çok katlı binalardan oluşuyordu. Oysa Roman vatandaşlarımız, müstakil evlerde yaşama kültürüne sahipler. Şehirlerdeki arsa maliyetlerinin yüksekliği sebebiyle bakanlığımız bu projeyi finanse edemediği için konut yapımına ara verildi. Şayet Roman vatandaşlarımız kendi aralarında kuracakları kooperatifler vasıtasıyla arsa meselesini çözmede bize yardımcı olurlarsa inşallah konut inşası konusunda kendilerine yardımcı olmaya devam edeceğiz.

“NEFRET VE AYRIMCILIK SUÇLARI YENİDEN TANIMLANMIŞTIR”

Roman vatandaşlarımızın yaşadığı yerlerdeki camiler, özel olarak görevlendirilen imamlarımız vasıtasıyla aktif bir şekilde faaliyet gösteriyor. Türk Ceza Kanunu’nda 2014 yılında yapılan değişiklikle nefret ve ayrımcılık suçları yeniden tanımlanmıştır. Buna göre, bir kişinin dilinden, ırkından, milliyetinden, renginden, cinsiyetinden, engelinden, siyasi düşüncesinden, felsefi inancından, dininden ve mezhebinden kaynaklanan nefret nedeniyle fiil işleyenlerin cezası artırılmıştır.

Şimdi bu ne demektir? Ben Roman federasyonlarına ve konfederasyon başkanına bir şey söylüyorum. Dil çalışmasını bence geliştirin ve bu konuda da Başbakan Yardımcım Hakan Beyin de takibinde fayda var. Parti olarak da Öznur Hanım’ın bu işi takibinde fayda var diyorum. Bu dil, sizin kendi aranızda bir defa bütünleşmenizi daha da artıracaktır, daha da geliştirecektir.

“STRATEJİ BELGESİ VE EYLEM PLANI’NDAKİ HUSUSLAR ADIM ADIM HAYATA GEÇİRİLİYOR”

Faaliyete geçirdiğimiz Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ile Kamu Denetçiliği gibi müesseselerin görevlerinden biri de vatandaşlarımıza yönelik ayrımcılıklarının engellenmesidir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’mızın koordinatörlüğünde 2016 yılında hazırlanan Roman vatandaşlara yönelik Strateji Belgesi ve Eylem Planı’ndaki hususlar adım adım hayata geçiriliyor. Bu çerçevede Roman vatandaşlarımızın istihdamına destek olmak amacıyla eğitim seviyelerinin yükseltilmesine ve mesleki beceri kazanmalarına yönelik projeler geliştiriyoruz. Nitekim sadece son 13 yılda istihdama katılmalarını sağlamak için 5608 Roman vatandaşımızın mesleki eğitim, kurs ve programlarından yararlanabilmeleri sağlanmıştır. Siroma adıyla yürütülen bir başka projeyle de 12 ildeki Roman vatandaşlarımızın eğitim, sağlık, iş gücü, sosyal dayanışma çabalarına yönelik çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Bu liste uzayıp gidiyor.

“SİZLER BİZİM NE YAPTIĞIMIZI, NE YAPACAĞIMIZI GAYET İYİ BİLİYORSUNUZ”

Bu vesileyle ilgili kurumlarımızın strateji belgesinde ve eylem planında yer alan hususlarda biraz daha hızlı hareket etmeye, icraata dönük çalışmalara ağırlık vermeye davet ediyorum. Her ne kadar birileri, Romanları sadece Romanlar gününde hatırlayıp istismar malzemesi olarak kullanmaya çalışıyorsa da sizler bizim ne yaptığımızı, ne yapacağımızı gayet iyi biliyorsunuz.

“BEN ROMAN KARDEŞLERİMİN İÇİNDE DOĞDUM, BÜYÜDÜM”

Bay Kemal ‘Ben sizin ayağınıza geldim, Cumhurbaşkanı sizi ayağına çağırıyor’ diyor. Bay Kemal, ben Roman kardeşlerimin içinde doğdum, oradan çıktım, oradan geldim. Kaldı ki mesele sadece Roman meselesi değildir, mesele Türkiye’nin topyekun gelişmesi, büyümesi, zenginleşmesi meselesidir. Öyle olduğu zaman 81 milyon vatandaşımızın tamamı bundan istifade eder. Biz Türkiye’yi demokraside ve ekonomide işte bu şekilde geliştirdik, geliştirmeyi sürdürüyoruz.

“AFRİN’DE 4108 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ”

Diyeceksiniz ki bağımsız değil miydik? Kağıt üzerinde öyleydik. Afrin’de son durumu aldım. Afrin’de 4 bin 108 terörist etkisiz hale getirildi.

KAYNAK: TRT HABER

Yorumlar

  • (not be published)